Terolar'da Safiye ananın sözü: Bir Maraş'ı daha kabul etmeyeceğiz
09:05
Filiz Zeyrek/JINHA
MEREŞ - Terolar'da direnişin öncüsü kadınlar arasında yer alan Safiye Yıldız, Maraş katliamında oğlunu ve yakınlarını kaybetti. O karanlık günleri çocuklarına bile anlatamayan 66 yaşındaki Safiye ana, "Biz eski Aleviler değiliz Bir daha Maraş'ı yaşatmayacağız" diyor.
Maraş merkez Dulkadir ilçesine bağlı Sivrice Höyük (Teroler) Mahallesi'nde kurulacak konteynır kente karşı direniş 10 gündür sürüyor. "Kabemiz insandır" diyecek kadar insan sevgisi ile dolu bir felsefeye sahip Alevi halkı için "neden mültecileri istemiyorlar" diye soruluyor. Sorunun yanıtını Teroler'de direnişin en önünde yer alan kadınlardan biri olan Safiye anadan dinledik.
'Anne karnındaki bebekleri katlettiler'
66 yaşındaki Safiye Yıldız asla bir kez daha Maraş'ı yaşatmayacağını söylüyor. Maraş katliamını çok yakından bilen, yaşayan Safiye ana oğlunu ve birçok yakının o günlerde kaybetti. Tekrar o karanlık günleri yaşamak istemeyen Safiye, bu yüzden "Bu yaşımda burada direniyorum, direneceğim, bu yapıla asla izin vermeyeceğim" diyor. Gözleri uzaklara dalarak yaşadıklarını anlatan Safiye'nin dilinden şu sözcükler dökülüyor: "Bu köye gelin geldiğimden yıllar sonra Maraş katliamı yaşandı. Oğlum ve ailem Maraş'ta yaşıyorlardı. Oğlum devlet dairesinde çalışıyordu eşi yeni doğum yapmıştı. 3 aylık bir kızı vardı. O gün olaylar başlamadan ona sen git Döngeli'ye yemek götür demişler ve onun en yakın arkadaşı onu katletti. Arkadaşı hep bize gelirdi ona yemekler yapardım ama o ne yaptı benim evladıma sırf Alevi diye katletti. 3 gün cenazeye ulaşamadık mahşer günü gibiydi. O günler gözümün önünden gitmiyor, benim psikolojim bozulmuştu kaç kez intihara yeltendim beni kurtardılar. Çok zor günlerdi zor, hem oğlumu hem yakın akrabalarımı kaybetmiştim. Kardeşim dahil binlerce yaralı vardı her taraf kan revan gibiydi. Ne istediler bu insanlardan elerine ne geçti hani Alevileri bitirdiler mi? Hamile kadınları öldürdüler karınların da ki bebekleri katlettiler. Kadınlara tecavüz etiler masum çocukları öldürdüler. Müslümanlığı kullanarak insanlığı katlettiler. Çocukları yetim bıraktılar her biri bir yere savruldu."
'Kıyamayız o karanlık günleri anlatmaya'
Safiye katliamı habercisi olan kırmızı işaretleri kimsenin anlamadığını söyleyerek şöyle devam ediyor: "Babamların ve yüzlerce Alevinin önceden evlerini kırmızı boya ile işaretlemişler. İnsanlar ne bilsin niye yaptıklarını. O zaman şimdiki gibi değildi anlamamıştık. Sabah erken saatlerde evleri basmışlar, babamlar da küçük bir odaya saklanmışlar ama yinede koruyamamışlar kendilerini. Evi taramışlar o an sedirinin altına saklanan kardeşim ayağına kurşun yediği halde sesini çıkarmamış, tam ailemi öldürecekleri anda bir adam izin vermemiş onları askerlerinin eline teslim etmişlerdi. Ama herkes onlar gibi şanslı değildi, herkesi çok vahşice katlettiler. Herkesle iletişim kopmuştu günlerce. Çıldırmak üzereydik, çocuklar kayıptı herkes perişandı 3 gün olaylar devam etti. Bunların yaptığını kimse yapamaz, vahşetti, bir katliamdı. Aradan yıllar da geçse asla unutulmaz o vahşet. Çocuklar o günleri soramıyor bile, cesaretleri yok. Yürekleri dayanmaz biz de kıyamayız onlara o karanlık günleri anlatmaya."
'Bu sadece ülkücülerin işi değildi devletin planıydı'
Dağlardan yüzlerce coplu, silahlı insanların inerek katliam yaptığını, evlerinde başlarını bile kaldıramadıkları o karanlık günleri anlatmaya devam eden Safiye ana, "Biz çok korkmuştuk evlerimizden başımızı bile çıkaramıyorduk diyerek. Bu sadece ülkücülerin işi ve planı değildi. Bu devletin emri ile olan bir durumdu. İktidarın işiydi ve bu katliam gerçekleşti. Bunca katliama ve saldırıya rağmen biz o günleri kin edip Türklere yaklaşmadık. Komşularımız var Türk ve aynı aile gibiyiz. Yediğimiz, içtiğimiz ayrı gitmiyor. Herkese, tüm inançlara, dillere insanca yaklaşıyoruz. Komşularımız o günlerden utanıyor. Şimdi gelmişler buraya çadır kuracaklar. Biz misafire kaşı değiliz biz zor durumda olana her zaman yardım ederiz ama bu iş başka, bu farklı bir oyun. Biz asla bunu kabul etmeyeceğiz" diyor.
'Eskisi gibi değiliz'
"O kadar arazi varken niye burası" diye soran Safiye ana, son olarak direniş mesajını da verip şu sözleri ekliyor: "Bunların yaşanmaması için burada direniyoruz. Sanmasınalar ki biz eskisi gibi güçsüzüz. Eskisi gibi değiliz, kanımızın son damlasına kadar direneceğiz ve yeni bir Maraş'ı daha kabul etmeyeceğiz" dedi
(gc)