JINHA

AMED - Diyarbakır Barosunun 5 Nisan Avukatlar Haftası etkinlikleri kapsamında düzenlediği Tahir Elçi ve avukatlık konulu panelde konuşan Avukat Fethi Gümüş, "Tahir için bu karar verilmişti. O Kürdistan'ın taşını dahi sahiplenirdi ve nihayet taşı savunurken hayatından oldu" diye belirtti. Avukatlar Tahir Elçi'nin dosyasının da faili meçhuller arasına girmesine izin vermeyeceklerini belirtti.

Diyarbakır Barosu 5 Nisan Avukatlar Günü etkinlikleri kapsamında Büyükşehir Belediyesi Tiyatro Salonunda Tahir Elçi ve avukatlık konulu panel ile birlikte anma etkinliği düzenledi. Panele DTK Eşbaşkanları Leyla Güven ve Hatip Dicle, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Gültan Kışanak, İHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici, Tahir Elçi'nin eşi Türkan Elçi ve yüzlerce avukat katıldı. Saygı duruş ile başlayan panelde açılış konuşmasını yapan Diyarbakır Barosu Başkan Yardımcısı Ahmet Özmen, Tahir Elçi'nin hayatının hukukçulara bir örnek olduğunu ifade ederek, "Kimseye diz çökmemenin onuru ile çıkmıştır işkence tezgahlarından. Yılmamıştır çünkü omzunda taşıdığı katledilen meslektaşlarının vicdani ağırlığıdır. Zalime karşı mazlumun haklı çığlığını geçirir mahkeme tutanaklarına. Şimdi tamamlayamadığını düşündüğü davaların sözünü taşımaktadır naif yüreğinde" diye belirtti.

'İktidar ve medya yüzünden hedef oldu'

Ahmet, savaşın sivil alanlara taşındığını ve insan haklarının yok sayıldığını söyleyerek, "Yaralı evlatlarına ulaşmak isteyenler sokak ortalarında katledilmiştir. Cenazelerin alınmasına dahi izin verilmemiştir. Yaşananlara barış çığlığı ile tepki gösterenler başkanımız gibi linçe tabi tutuluyor ve gözaltına alınıyor. Başkanımız siyasi iktidar ve basın yüzünden hedef olmuştur. Tüm bu saldırılara karşı siyaset dersi niteliğinde savunma yapmıştır. Bu dik duruşuna karşı 28 Kasım 2015'de aramızdan alınmıştır. Hayatını faili meçhul cinayetlerine adamış başkanımızın dosyası için etkili bir soruşturma yürütülmemiş ve faili meçhul bırakılmış tüm cinayetlerin sorumlusu devlettir. Başkanımızın dosyasının faili meçhul dosyalar arasına alınmasına izin vermeyeceğiz. Bu durum başkanımızın faili meçhul dosyalar için verdiği mücadelenin gereğidir" dedi.

'Faili bilinen bu olayda henüz resmen bir fail çıkarılmış değil'

Açılış konuşmasının ardından Tahir Elçi'nin hayat hikayesini anlatan bir sinevizyon izletildi. Ardından Avukat Fethi Gümüş, sokağa çıkma yasağından kaynaklı Tahir Elçi'nin katledildiği yere ve Sur ilçesine gidemediklerini ifade ederek, "Bugüne kadar faili bilinen bu olayda henüz resmen bir fail çıkarılmış değil buna rağmen arkadaşlarımız Tahir Elçi'nin failinin bulunması konusunda çabalarımıza devam edeceğiz. Tahir Elçi 'PKK terör örgütü' değildir dedikten sonra hapse atılacağını düşünüyorduk ama böyle bir olayın olacağını düşünmüyorduk. Tahir için bu karar verilmişti. O Kürdistan'ın taşını dahi sahiplenirdi ve nihayet taşı savunurken hayatından oldu" diye belirtti.

'Hep dik dururdu'

Avukat Mustafa Özer ise Tahir Elçi'nin yaşamını yitirene kadar kararlı duruşundan taviz vermediğini ifade etti. Sonrasında konuşan hukukçu CHP İstanbul Milletvekili Avukat Sezgin Tanrıkulu, Tahir Elçi'nin ilk ölüm haberini aldığında çok büyük acı çektiğini dile getirerek, "Haber aldığım anı tarif dahi edemem. Tarif etmek gerekirse kendim ölmüş gibiyim" dedi. Sezgin ardından Tahir Elçi ile anılarını paylaştı.

Diyarbakır Barosu eski başkanı avukat Mehmet Emin Aktar ise Tahir Elçi şahsında sıkılan kurşunun tüm hukukçuların ensesine sıkıldığını dile getirdi.

Konuşmaların ardından panele katılanlar Tahir Elçi'ye ilişkin duygularını aktararak, onu andı.

(sg/gc)