Van'da ajanlaştırma bildirilerine kadınlardan tepki
09:04
JINHA
WAN - Polisler tarafından zırhlı araçlarla Van'ın birçok mahallesinde 'Teröre hep birlikte dur diyelim' yazılı bildirilere tepki gösteren kadınlar, "Katliamlarla teslim alamadıkları iradeyi, parayla satın almaya çalışıyorlar. Kürt halkı bu politikalara asla teslim olmadı, olmayacak" dedi.
Van'da polis zırhlı araçlarla Hacıbekir (Xaçort), Yüniplik ve Köyiçi, başta olmak üzere birçok mahalleye "Teröre hep birlikte dur diyelim" yazılı bildiriler dağıttı. Özellikle yurttaşların toplu şekilde bulunduğu okul ve hastane yakınlarına dağıtılan bildirilerde yer alan kırmızı, mavi, yeşil, turuncu ve gri listede ihbarcılık yapanların 4 milyon, bin 500, bin 600, ve 300 bin TL ile ödüllendirileceği ifadelerine yer verildi. Bildiri dağıtımın yapıldığı mahallelerde gece boyunca zırhlı araçlardan küfürlü anonsların yapıldığını belirten Vanlı kadınlar, mahallelerinin giriş çıkışlarının ise TOMA ve zırhlı araçlarla kontrol edildiğini söyledi. Psikolojik savaşın yanı sıra ajanlaştırma politikalarının da devreye konulduğu mahallelerde kadınlar, "Katliamlarla teslim alamadıkları iradeyi, parayla satın almaya çalışıyorlar. Kürt halkı bu politikalara asla teslim olmadı olmayacak" diye tepki gösterdi.
'Bana kendi çocuğunu ihbar et diyor'
AKP hükümetinin ajanlaştırma politikalarıyla hiçbir yere varamayacağını kaydeden kadınlardan Sabiha Gencer, "Polisler gelip mahallemizde her zamanki geçişleri sırasında zırhlı araç kapılarını aralayarak yığınla kağıt attılar. Kağıtlardan birini elime aldım, okumayı bilmediğim için çocuklardan okumalarını söyledim. 'Terörü ihbar edin size bunun karşılığında para vereceğiz' demişler. Terör kim, benim çocuğuma terör diyor. Kendileri terördür. Polisler gece gündüz mahallemizde dolanıyorlar. Zırhlı araçlarını görünce korktuğumuzu düşünüyorlar. Biz bu zulme alıştık ama hiçbir zaman teslim olmadık ve olmayacağız" ifadelerinde bulundu.
'Kürt halkı ajanlaştırma politikalarına karşı birlik olmalı'
Zırhlı araçların, bildirileri genellikle çocukların yoğunlukta oldukları park önlerine, okul önlerine, hastane bahçelerine attıklarını söyleyen kadınlardan Makbule Aytekin ise, "Çocuklar ne bilsinler kağıtların ne maksatla atıldığını. Kolayca kandıra bileceklerini bildikleri için çocuklara atıyorlar kağıtları" sözleriyle tepki gösterdi. Makbule, polislere ait zırhlı araçların, TOMA'ların gecenin geç saatlerine kadar mahallede küfürlü anonslarla halkın provakasyona getirilmek istendiğini söyleyerek, "Kürt halkı asla bu tahriklere gelmemeli. Halka dayatılan ajanlaştırma politikalarına karşı birlik olmalı" diye çağrıda bulundu.
'Kürt halkı kardeşini parayla satmaz'
Polislere ait zırhlı araçların ve TOMA'ların gün boyunca mahalle giriş çıkışlarında nöbet tuttuklarını söyleyen Hanım Gencer de, "Çocuklarım işten döndüklerinde zırhlı araçlar nöbet tuttukları için mahalle girişini kullanamıyorlar. Eve gelmek için başka bir mahalleden dönüp geliyor. AKP hükümetinin Kürtlere reva gördüğü bu baskılar elbet bir gün ona dönecek. Yıllardır Kürt halkını açlıkla sınadı. Aç bıraktı ki onun verdiği makarnayla çocuklarımızı doyuralım. PKK ile Kürtler milyonlara ulaştı. Kürt halkı asla kardeşini parayla satmayacak" şeklinde konuştu.
(htk-hk/dc/mg)