JINHA

İSTANBUL- Gazi Mahallesi'nde yaşayan kadınlar, Gazi Demokratik Kadın Hareketi'nin düzenlediği piknik etkinliğinde bir araya geldi. Örgütlenmeye dikkat çeken kadınlar "Nerede bir çığlık varsa ses olalım" dedi.

Demokratik Kadın Hareketi'nin (DKH) başlatmış olduğu "Erkeğin iktidarı her yerde, kadının direnişi her yerde" kampanyası kapsamında Gazi Baraj Parkı'nda mahalleli kadınlar bir araya geldi. Müzik ve sohbet eşliğinde yapılan kahvaltının ardından kadınlar, kampanyanın içeriği hakkında bilgilendirildi. Ormanlık alan direniş hazırlığıyla renklenirken, "Kadınım kendi savaşımın savaşçısıyım" ve "Kadınlar göğün yarısıdır" pankartları açıldı. Ağaçlara, devrime öncülük etmiş ve yine sistem tarafından katledilen kadınlar Arin Mirxan, Mirabel Kardeşler, Rosa Luxsemburg, Clara Zetkin, Çilem Doğan, Özgecan Aslan ve Berna Saygili' nin fotoğrafının yanı sıra , "Biz Ortadoğu'da kanat çırpan kelebeğin dünyada yaratacağı kasırgayı istiyoruz", "Ez jinim şerwane şerrê xwe me", "Erkek devlet şiddetine karşı öz savunma haktır", "Berna Saygılı kavgamızda yaşıyor" yazılı dövizler asıldı. Genç kadınların dans provaları ve halaylarla birlikte etkinlikte, kadın müzik grubu Alamor şarkılarını seslendirdi.

'Kürdistan'da yaşanan savaşa yabancı kalıyoruz'

DKH Eşsözcüsü Dilşad Canbaz, kampanyanın içeriği ile ilgili bilgilendirme amaçlı bir konuşma gerçekleştirdi. Gazi Mahallesi yerelinde neler yaptıklarını ve gerçekleştirecekleri özsavunma kursları ile atölyeleri anlatan Dilşad, "Kürdistan'da kadınlar özsavunmalarını gerçekleştirerek savaşıyor. Biz buna ve Kürdistan'da yaşanan savaşa yabancı kalıyoruz. Buradaki kadınlar Kürdistan'daki kadınlara ses vermeliler" dedi. Kadın katliamlarının ve çocuk istismarlarının had safhaya ulaşıldığına da değinen Dilşad, Kürdistan'daki ve Türkiye'deki topyekûn saldırıya karşı topyekûn bir örgütlenme başlattıklarını dile getirdi.

'Yardımlaşma ve dayanışma kampanyasına destek olun'

TOKİ'lerin savaşın bir politikası olduğuna ve şehirlere bu amaçla da girildiğine dikkat çeken Dilşad, "Topla, tankla Kürdistan şehirlerine girdiler. Yakıp yıkarak TOKİ'leşmenin ayağını oluşturdular. Oradaki nüfusu göçe zorlayarak bölgenin demografik yapısını da değiştirmek istiyorlar" vurgusunu yaptı. Kürdistan halkının göç etmek istemediğini dile getiren Dilşad, tüm kurumlarla ortak yürüttükleri yardımlaşma ve dayanışma kampanyasına destek vermeleri için kadınlara çağrıda bulundu.

'Örgütlenmenin zorunluluğu'

Dilşad'ın ardından söz alan mahalleli kadınlar, eril toplumun tüm sıkıntılarını evde, sokakta her yerde çok ağır şekilde yaşadıklarını ifade ederek, karşılaştıkları sorunları ve deneyimlerini aktardılar. Kadınların ortak fikri, "Örgütlenmenin zorunluluğu" etrafında şekillenirken, örgütlenmenin sokak ayağının büyütülmesi kararı alındı. Kürdistan'da yaşanan savaşa Türkiye cephesinin sessiz kalmasını da değerlendiren kadınlar, "Nerede bir çığlık varsa, ses olalım" dedi.

Etkinlik halaylarla son buldu.

(ce/ck/gc)