'İrademiz güçlü ve mücadelemiz her yerde devam edecek'
16:21
JINHA
AMED - Siyasi soykırım operasyonlarına karşı Diyarbakır'da DTK, DBP, HDP öncülüğünde kitlesel açıklama yapıldı. HDP Grup Başkanvekili Çağlar Demirel, halkın gözaltı, tutuklama, baskı, göçe zorlama, katliamlarla sindirilmek istendiğini belirterek, "14 Nisan'da halkı bunlarla sindirmek isteyen AKP hükümeti cemaatle işbirliği ile gerçekleştirdi. Şimdi de cemaati karşısına aldı, Ergenekoncularla birlikte bu süreci başlattı. MHP ve CHP bu surecin ortaklarıdır. İrademiz güçlüdür ve mücadelemiz her yerde devam edecektir" dedi.
Siyasi soykırım operasyonlarına karşı DTK eşbaşkanları ve DBP'li siyasetçiler DBP Diyarbakır il binası önünde kitlesel basın açıklaması düzenledi. Açıklamaya DBP Es Genel Başkanı Kamuran Yüksek, DTK eşbaşkanları Leyla Güven ve Hatip Dicle, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi eşbaşkanları Gültan Kışanak ve Fırat Anlı, HDP Grup Başkanvekili Çağlar Demirel, HDP Diyarbakır Milletvekili İmam Tasçıer, HDP Diyarbakır İl Esbaşkanı Gülşen Özer, HDP ve DBP ilçe örgütleri, Bariş Anneleri Meclisi, MEYA-DER ve çok sayıda kişi katıldı.
Açıklamada "Baskılar bizi yıldıramaz", "Hak hukuk adalet PKK ile gelecek", "Amed isyandır Kürdistan'a selamdır", "Baskılar bizi yıldıramaz", "Katil Erdoğan", "PKK halktır halk burada" sloganları attı.
'Gözaltı ve tutuklamalar savaş konseptinin parçası'
Açıklamada ilk olarak konuşan DBP Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek, DBP il binasının hukuksuz şekilde basılarak 10 saate yakın arama gerekçesi ile abluka altına alındığını ifade ederek, gözaltı ve tutuklamaların savaş konseptinin bir ayağı olduğunu vurguladı. Savaş sürecinde 768 sivilin katledildiğini belirten Kamuran, "7-8 ayda binlerce insan savaş konsepti sonucunda yaşamını yitirdi. Binlerce parti üyemiz, STK çalışanları, yurtsever insanlarımız, demokrasi ve çözümden yana olan insanlar gözaltına alındı ve bunlardan 1100 kişi tutuklanmış durumda" dedi. Savaşın neticesinin sadece ölüm ve yıkımlarla sınırlı olmadığına işaret eden Kamuran, ekonomi, turizm, sosyal yaşamın da çöktüğünü vurgulayarak, "Bu yüzyıl bir önceki yüzyıla benzemeyecek artık Kürtler faşist rejimlerin egemenliği altına yaşamak zorunda kalmayacak Türkiye'de de Ortadoğu'da da Kürtler barış demokrasi ve özgürlüğün öcüsü olacak" dedi.
'Bir siyasi soykırım operasyonuna daha yeltenmeyin'
Siyasi soykırım operasyonlarının demokratik çözümü ertelemekten, zeminini zayıflatmaktan başka bir işe yaramadığının altını çizen Kamuran, "Bir kez daha aynı tarzda bir siyasi soykırım operasyonuna yeltenmeyin. 'Biz Kürtlere hakaret edelim, kentlerini yıkalım, öldürelim, tutuklayalım, eninde sonunda Kürtleri kandırırız sırtını sıvazların ve istediğimiz çizgiye getiririz' diyorsanız yanılıyorsunuz, süreç tekerrür etmez. Eğer bu süreci bir an önce barışa ve demokrasiye evriltmezsek artık Kütler başının çaresine bakacak ve bir daha yüzünü Ankara'ya dönmeyecek" diye konuştu.
'Şimdi Ergenekonla anlaştılar'
HDP Grup Başkanvekili ve Diyarbakır Milletvekili Çağlar Demirel ise, Temmuz ayından bu yana başlayan siyasi soykırım operasyonlarını ve bu süreçte KJA binasının basıldığını, çok sayıda kadının tutuklandığını hatırlatarak, bu sürecin de 14 Nisan 2009 gibi tarihte lanetli bir sayfa olarak yazılacağını söyledi.
Soykırım operasyonları ile kadın mücadelesinin, parti yöneticilerinin ve kadın hareketlerinin baskı altına alınmaya çalışıldığını vurgulayan Çağlar, "14 Nisan'da halkı bunlarla sindirmek isteyen AKP hükümeti cemaatle işbirliği ile gerçekleştirdi. Şimdi de cemaati karşısına aldı, Ergenekoncularla birlikte bu süreci başlattı. MHP ve CHP bu surecin ortaklarıdır" dedi.
'Sur'dan cenazeler çıkmadan AKP rant peşine düştü'
Diyarbakır'da 5 Haziran mitinginde patlayan bomba ile birlikte, yasa dışı ablukaların olduğu il ve ilçelerde katliam gerçekleştirildiğinin altını çizen Çağlar, "Sur'da hala abluka devam etmektedir. Bu katliamı Kürt halkı unutmayacaktır, bunun hesabı sorulacaktır. Sur'dan aileler cenazelerinin çıkarmamışken AKP rant ile Sur'u ele geçirmeye çalışıyor ama Amed halkı buna izin vermeyecektir" diye belirtti.
'DEP'lileri tutuklayanlar görünmüyor bile ama bizim başımız dik'
Barış taleplerini dile getirenlerin tutuklandığını ve barışın bile suç unsuru haline getirildiğini ifade eden Çağlar, "Demokratik siyaseti oluşturmaya çalışan Kürtler sürecin yürütücüsü oldu. HDP milletvekilleri hiçbir zaman dokunulmazlık zırhına bürünmedi. O parlamentoda Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idam kararını verenler ve DEP milletvekillerini tutuklayanlar başları önlerine eğik ve hiçbir yerde görünmüyorlar ama bizler onurlu dik duruşumuza devam ediyoruz" ifadelerinde bulundu
'İrademiz güçlü ve mücadelemiz her yerde devam edecek'
Yaşanan süreçte baskı, gözaltı, katliam ve göçe zorlama politikaları ile halkın iradesinin kırılmaya çalışıldığına dikkat çeken Çağlar, "İrademiz güçlüdür ve mücadelemiz her yerde devam edecektir. Vekillerimiz mücadele alanlarında halkımızın yanındadır. Alanlarda halkımızla bu süreçte mücadele edeceğiz. Her şey parlamento değildir. Bizim için önemli olan hakkımızın özgürlük mücadelesidir ve bu mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceğiz. Gözaltındaki arkadaşlarımızın bir an önce serbest kalmasını istiyoruz ve tutuklu arkadaşlarımıza da selamlarımızı yolluyoruz" şeklinde konuştu.
(sg-be/gc)