'Kardeş Aile dayanışması daha fazla büyümeli'
09:00
JINHA
AMED - Rojava Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği'nin başlattığı 'kardeş aile' dayanışması ile birlikte evleri yıkılan ve yakılan aileler için her geçen gün başvurular artıyor. İzmir'de de dayanışma başlatılırken Yıldız Yıldırım, "Bu savaş İzmir'de de olabilirdi, halkların kardeşliği bu süreçte kanıtlanır" dedi.
Rojava Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği'nin soykırım saldırıları nedeniyle evleri yakılıp, yıkılan, eşyaları yağmalanan halkla dayanışmak için başlattığı dayanışma ve kardeş aile kampanyası devam ediyor. Cizre'de yaklaşık 200 aile kardeş aile dayanışması kampanyasından yararlanıyor ve hiç tanımadığı insanlardan destek alıyor. Diyarbakır'da da başlatılan kampanya her geçen gün daha çok ses getirirken, farklı şehirlerde gıda ve beyaz eşya kampanyası da başlatıldı. İzmir'den kampanyaya dahil olmak ve ailelerle dayanışmak için Diyarbakır'a gelen kadınlar da gıda ve beyaz eşya desteğinde bulundu.
Kadınlar herkesi de dayanışmaya çağırarak, bu sürecin halkların kardeşliğini kanıtlamak için önemli olduğunu söylüyor.
'Dayanışmaya destek olmaya geldik'
İzmir Rojava Derneği Üyesi Yıldız Yıldırım, dayanışma için malzemelerin toplandığı depolarda çalışacak insanlara ihtiyaç olduğunu belirterek, İzmir'de de bu çalışmaların yürütüldüğünü aktardı. Yıldız, "İzmir'deki çalışmalarımız İHD ve Halkların Köprüsü gibi sivil toplum örgütleri ortaklığı ile yürütülüyor. Orada toplananları Sur, Cizre, Nusaybin ve Silopi'ye gönderiyoruz. Şuana kadar iki kamyon gönderildi" diye belirtti. Yıldız, atölyelerde çalışan kadınların giyim kampanyası da başlattığını söyleyerek, "İzmir'de dernek gittikçe daha çok destek görüyor. Eminim çok daha fazlasını başaracağız ve daha birçok kesime ulaşacağız. İzmir'de şuan bir seferberlik anlayışı var. Kobanê'de de olduğu gibi ortak bir ruh oluşmuş durumda. Bunun devamını da getireceğiz" sözlerine yer verdi.
'Bu savaş Sur'da değil, İzmir'de de olabilirdi'
Kardeş aile dayanışması aracılığı ile halk arasındaki ilişkinin de geliştiğini vurgulayan Yıldız, "Özellikle kardeş aile kampanyası çok ilgi gördü, çok sayıda başvuru var. Hiçbir maddi destekte bulunmasak bile orada ailelere manevi destekte bulunarak bu dayanışmayı büyütebiliriz. Bu savaş Sur'da, Cizre'de, Silopi ve Nusaybin'de değil İzmir'de, İstanbul'da, Ankara'da da olabilirdi. Eğer öyle olsaydı Kürdistan halkı bizi yalnız bırakmazdı, bir lokma ekmekleri varsa onu da bizimle paylaşırlardı. Biz de aynı kardeşlik ve dayanışma ruhuyla çalışma yürütmeliyiz" ifadesinde bulundu.
'Kürt halkının yanında olmak sorumluluğumuzdur'
Destek vermek isteyen insanların bir adım atabilmeleri için öncü olmak istediklerini ve bu amaçla İzmir'den Diyarbakır'a geldiklerini söyleyen Yıldız, "Yardım etmek, dayanışmak yalnızca maddi katkı sunmak demek değildir. Burada yardımların toplandığı yerde gelip gıda ve giysileri torbalamak bile en büyük destektir. Her taraftan etrafı sarılmış, evi yıkılmış, çocuğu öldürülmüş halkın bir nebze olsun yanında olduğumuzu hissettirmek bizim için çok önemlidir. Elimizden gelen ne varsa yapmaya hazırız. Buraya da bunun için geldik ve buraya gelenlerin sayısı da artacaktır" dedi.
'Bütün yurtseverleri dayanışmaya çağırıyorum'
Tüm insanlara çağrı yapan Yıldız, "Burada paketleme yapıyoruz, ihtiyaç olan bölgelere gönderiliyor. Tabi her ne kadar engellense de bir şekilde bunu insanlara ulaştırmaya çalışıyoruz. Bizler de elimizden gelene yapmaya çalışıyoruz. Bütün dostları, yoldaşları, halkları, demokratları, yurtseverleri, sosyalistleri, Marksistleri ve ateistleri buraya dayanışmaya çağırıyoruz. Gelemeyebilirler ama bulundukları alanda yapacakları bir şey vardır. Bulundukları alanda kardeş aile çalışmasını veya buzdolabı çalışmasını yapmaları bizim için çok değerli bir çalışmadır. Buzdolabı kampanyasına lüks yaklaşmasınlar. İnsanların evleri yıkıldı ve beyaz eşyaları da yok. Gıdalarını saklayabilecekleri bir buzdolabı ihtiyacı da söz konusudur. Bu konuda da hassasiyet göstermek gerekiyor" diye ifade etti.
(ea/bc/gc)