Janet Biehl: Barış için herkes üzerine düşeni yapmalı

09:02

JINHA

DUBLİN - AKP'nin Kürt halkına yönelik başlattığı savaş konseptine tepki gösteren ekolojist Janet Biehl, dünya kamuoyunun da bu duruma sessiz kalmasını eleştirdi. Kürt kadınlarının mücadelesini de selamlayan Janet, "Barışçıl çözümün sağlanması için herkes üzerine düşeni yapmalıdır" dedi.

İrlanda'nın başkenti Dublin'de 16 Nisan'da başlayan 11. Anarşist Kitap Fuarı'na katılarak toplumsal ekoloji mücadelesi üzerine sunum yapan ekolojist Janet Biehl ile AKP'nin Kürt halkına yönelik başlattığı savaş konseptini konuştuk. Kuzey Kürdistan'da halkın ilan ettiği özyönetim alanlarına yönelik devletin saldırılarını değerlendiren Janet, "Öncelikle uluslararası medyanın bu konuda yetersiz kaldığını belirtmek istiyorum. Orada yaşananları dünya kamuoyuna yansıtma konusunda daha fazla çaba sarf edilmeli. Kuzey Kürdistan kentlerinde aylardır devletin saldırıları nedeniyle katliamlar yaşanıyor. Ancak bu katliamlar halktan gizlenmeye çalışılıyor. Amerika ve Avrupa gibi karar vericiler de bu durumun farkında ancak hareket geçme konusunda başarısızlar" ifadelerinde bulundu.

'Kürt kadınlarının mücadelesini selamlıyorum'

Demokratik Toplum Kongresi (DTK)'nin Türkiye'nin demokratikleştirilmesine yönelik yaptığı çağrıları anlamlı bulduğunu söyleyerek, "Erdoğan ise buna karşı başkanlık sistemini dayatıyor. Pratikte Erdoğan'ın rejimi DAİŞ'e benziyor. Batının seçimi açık olmalı. Bir gün gelecek bütün batılı liderler bu yaşananlardan sorumlu tutulacaklar" diye belirtti. Kürt Özgürlük Hareketi'nde yer alan kadınların mücadelesine değinen Janet, "Kürt kadınları birçok şeyle savaşıyorlar. Bu gün özyönetim alanlarına bakıyoruz Kürt kadınları en ön saflarda mücadele yürütüyorlar. Kürt kadınları Türkiye'nin demokratikleşmesi için büyük çaba sarf ediyor. Kürt kadınlarının mücadelesini selamlıyoruz" şeklinde konuştu.

'Herkes üzerine düşeni yapmalı'

Kürt halkının her zaman barış isteğini dillendirdiğini sözlerine ekleyen Janet son olarak şu ifadelerde bulundu: "Bugün özyönetim alanlarında halk baskı politikaları ile karşı karşıya. Cizre'de insanlar göçertilmeye çalışılıyor ve halk buna karşı direnerek evlerinden çıkmıyor. Ancak dünya kamuoyu halen çok ilgisiz. DAİŞ'e karşı kahramanca mücadele veren Kürtler yeterince desteklenmiyor. Türk devleti çetelere karşı direnen Kürtlere saldırıyor. Bu durumda Kürtlerin de meşru savunmayı kullanma hakkı vardır. Bizler her zaman barışçıl çözümü savunmalıyız ve bunun için herkesin üzerine düşeni yapması gerekiyor."

(mg)