JINHA

İSTANBUL - "Bu suça ortak olmayacağız" diyerek barış bildirisine imza atan ve ardından tutuklanan akademisyenlerin ilk duruşması için yapılan eylemde, “4’den fazlayız” denilerek, akademisyenlerin yargılanması protesto edildi.

"Bu suça ortak olmayacağız" diyerek barış bildirisine imza atan ve ardından tutuklanan akademisyenler Esra Mungan, Meral Camcı, Kıvanç Ersoy ve Muzaffer Kaya’nın ilk duruşması için Çağlayan Adliyesi önünde bir araya gelen HDP, Eğitim Sen, KESK, SES, Barış İçin Akademisyenler, Sosyalist Kadın Meclisleri (SKM), Barış İçin Herkes, Barış için Feministler, Mimar Sinan Üniversitesi, Galatasaray Üniversitesi öğrencileri, gazeteciler Can Dündar ve Erdem Gül akademisyenlerin serbest bırakılması talebiyle adalet nöbeti tuttu. Eylemde "Barışın akademisyenlerine özgürlük", "Gerçekler susmaz üniversite teslim olmaz" yazılı pankart ve "Kalemlere özgürlük", "Bu suça ortak olmayacağız" "Talebimizde ısrarcıyız bu suça ortak olmayacağız" yazılı dövizler taşındı.
'Suça ortak olmadıkları için tutuklandılar'

Dava öncesinde akademisyenlerin ve öğrencilerin hep birlikte okuduğu açıklamada, davaların tüm topluma karşı sürdürüldüğü, barış talebinin yargılanamayacağını ve hukuk dışı uygulamadan geri dönülmesi gerektiği vurgulanarak , "4'den fazlayız" denildi. Uluslararası heyet ise konuşmasında akademisyenlerin tutuklanmasının ve yargılanmasının kabul edilemez olduğunu belirterek, barış sürecinin yeniden kurulması gerektiğine işaret etti. Eğitim-Sen Genel Başkanı Kamuran Karaca, "Gazeteciler ve akademisyenler gerçek sorumlulara seslendikleri için tutuklandı. 4 arkadaşımız hedef seçilip tutuklandı. Anti demokratik uygulamalara karşı hukuktan yana tüm gücümüzle arkadaşlarımızın yanında olacağız" diye belirtti.

Avrupa Parlementosu Yeşiller Partisi'nde Ska Keller, "Mülteci pazarlığı nedeniyle Erdoğan’ı eleştirmiyorlar bu bizim için utançtır" dedi. Ska'nın ardından söz alan KESK Genel Başkanı Lami Özgen, yürütülen savaş politikalarına karşı çıktıklarını vurguladı. Akademisyenler ve gazetecilerin savaş suçuna ortak olmadıklarını hatırlatan Lami, bunun karşısında AKP'nin saldırıya geçtiğini vurguladı. Lami, barışın tutsak edilemeyeceğini vurgulayarak, "Onlar suç işledikçe biz o suçları söyleyeceğiz ve mücadele edeceğiz" dedi.

‘Korkunç bir dava’

Açıklamada konuşan öğrenciler ise, "AKP iktidara geldiği günden beri basını susturmaya çalışıyor. Bu mücadele sürecek. Bu karanlık ve aydınlığın mücadelesidir. Biz kazanacağız" dedi. Son olarak eylemde söz alan Avrupa Irkçılık Karşıtı Platform Başkanı Benjamin Abtan ise, "Bu dava sadece saçma ve gülünç değil, aynı zamanda korkunçtur. Devlet tarafından ifade özgürlüğüne açılmış bir davadır. Hükümetlerimiz anlaşma yaparak ifade özgürlüğüne savaş başlattı. Sizin mücadeleniz bizim mücadelemizdir" şeklinde konuştu.

Yapılan konuşmaların ardından duruşmanın görüleceği 13. Ağır Ceza Mahkemesi Salonuna geçildi.

(ödk-rt/ck/dk)