JINHA

ŞIRNEX - 'Sokağa çıkma yasağı' adı altında Şırnak'ta uygulanan göç politikalarına "Benim toprağım" diyerek cevap veren kadınlar, yaylalarda kurdukları çadırlarda yaşamını sürdürüyor.

Soykırım saldırılarıyla birlikte zorla evinden göç ettirilen Şırnak halkı, metropollere gitmeyi kabul etmeyerek, "Benim toprağım benim yaşam alanım" diyor. Yaylalarda çadır kuran Şırnaklılar, 10 kilometre uzaklıktaki Avgamasiya köyünde kurdukları çadırlarda yaşamlarını sürdürüyor.

'Düşmana bırakıp gitmeyiz'

Emine Katar, topraklarını asla bırakmayacaklarını belirterek, "Devlet 6 aydır bizim üzerimizde psikolojik savaş yürütüyor. Bizi zorla evlerimizden çıkarttı. Topraklarımızdan göçertmeye çalışıyor. Evlerimizi yakıp yıktı. Çocuklarımızı sokak ortasında katlediyor, öldüremediklerini de cezaevine tıkatıyor. Memleketimize değil 2 ay 10 yıl da yasak koysa düşmana bırakıp gitmeyeceğiz" diyor.

'Gençlerimiz canlarını feda etti'

Tepede kurduğu çadırda Şırnak'ı izleyen Songül Katar ise topraklarının ellerinden alınmaya çalışıldığını belirterek şunları söylüyor: "Topraklarımızı savunmak için çocuklarımız savaşıyor. Bu topraklar uğuruna savaşan 2 yiğit evladımızı bu topraklar da defnettik. Gencecik çocuklarımız can verdi Erdoğan'a bırakmayız."

'3 kez halkı göç ettirmeye çalıştılar'

Nuriye Erkuş ise Şırnak'ta 3. kez göç ettirme politikası uygulandığına vurgu yaparak şunları söylüyor: "Devlet Botan'da huzursuzluk çıkarmaya çalışıyor. Ama buna rağmen biz yine mutlu bir şekilde yaşantımızı sürdürüyorduk. Hiç yılmadan pes etmeden topraklarımıza sahip çıktık. Bu sefer de aynı şekilde topraklarımızı sahipleneceğiz. Devlet yüz kişiyi öldürse de bin kişi onların yerinden devam eder. Biz mücadeleyi yükselteceğiz."

(ekip/gc)