‘Şengal Dağı’nın dili olsaydı da bu katliamların şahitliğini yapabilseydi’

20:05

JINHA

WAN - Van Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen 2. Van Kitap Fuarının dördüncü gününde “Êzidîler” konulu panel düzenlendi. Panelde konuşan HDP Diyarbakır Milletvekili Feleknas Uca, "Şengal Dağının dili olsaydı da yaşanan bu katliamların şahitliğini yapabilseydi. Emin olun yüzlerce yıl bunu konuşur yine de bitiremezdi" dedi.

Van Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen 2. Van Kitap Fuarının dördüncü gününde “Êzidîler” konulu panel düzenlendi. Serdar Balcı’nın moderatörlüğünü yaptığı panele konuşmacı olarak HDP Diyarbakır Milletvekili Feleknas Uca ve Gazeteci Mazlum Özdemir konuşmacı olarak yer alırken, HDP Van Milletvekili Lezgin Botan, HDP İl eşbaşkanları Gülistan Orhan, Yakup Ataş, Van Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Hatice Çoban ve çok sayıda kişi konuk olarak katıldı.

Êzidîler asla geri adım atmadı’

Panelde ilk olarak söz alan Gazeteci Mazlum Özdemir, yazdığı kitaplara ilişkin bilgi verdi. Mazlum, Êzidîler ile ilk temasının gazeteciliğe başladığı 2001 yılında olduğunu belirterek, "Gazeteciliğe ilk başladığım yıllarda, Batman’ın bir köyünde Êzidî bir aileyle görüştüm. Yaklaşık 20 yıl boyunca hiç köylerine gelememişlerdi, hem devlet baskısı hem de bölgede daha sonra artan korucu baskıları yüzünden köylerini terk etmişlerdi. Geri döndüklerinde söyledikleri tek şey vardı, ‘Biz bu topraklarımızda ölmek için geldik. Bu topraklarda bize yaşam hakkı tanınmadı, biz buraya ölmek için geldik’ diye bir tabir kullanmışlardı. Daha sonra bütün Kuzey Kürdistan’daki Êzidîlerle görüştüm. Kitabımın omurgasını oluşturan ise Şengal ve Laleş’tir" dedi. Êzidîlerin büyük katliamlardan geçtiğini ifade eden Mazlum, 3 Ağustos'ta 2014 yılında IŞİD tarafından Êzidîlere yönelik yapılan katliam ve saldırılara değindi. IŞID’in Êzidîlere saldırmasının en temel nedenlerinden birinin, Êzidîlerin yaşamlarından, inançlarından ve kültürlerinden ödün vermemesi olduğunu kaydeden Mazlum, Êzidîler hakkında sürekli fermanların çıkarıldığını ancak Êzidîlerin asla geri adım atmadığını söyledi.

‘Êzidîler çok büyük acılar yaşadı’

Ardından konuşan HDP Diyarbakır Milletvekili ve Êzidî olan Feleknas Uca, yaşanan katliamlarla ilgili bilgiler verdi. Êzidîlerin bugüne kadar yazılan 73 ferman ancak yazılmayan yüzlerce ferman yaşadıklarını aktaran Feleknas, Êzidîlerin çok büyük acılar yaşadığını kaydetti. Feleknas, "Birkaç yıl öncesine kadar Êzidîlerin yemekleri bile haram olduğu gerekçesiyle yenmezdi. Hatta ölen birinin hayrına dağıtılan yemekleri bile kimse almadı. Êzidîlik bir inanç olarak asla kabul görmedi. Türkiye’de yaşayan Êzidîlerin din hanesinde ya x harfi yazılıyordu ya da boş bırakılıyordu" dedi. Êzidîlerin kadına yönelik şiddet, öldürme ve 2 eşliliği asla kabul etmeyen bir halk olduğunu da sözlerine ekleyen Feleknas, "Hatta bir dönem Meyan Xatun Musul’da Êzidîler adına tüm siyasi görüşmeleri yapan kişidir. Irak'ta ilk kadın hakim yine Êzidîdir. Bu kadar aydın bir halk sürekli ezdirilmek istenmiştir" dedi.

‘Şengal Dağı’nda çok sayıda Êzidî var’

3 Ağustos'ta IŞİD tarafından Êzidîlere yönelik yapılan katliama değinen Feleknas, "Yıllarca Êzidîlerin yanında kalan ve onların ekmeğini yiyen insanlar Êzidîlere en büyük ihaneti yaptılar. Yine Şengal saldırısında binlerce Peşmerge halka saldırı yapılacağına dair tek bir uyarı yapmadan oradan ayrıldılar. Yaşanan saldırılarda 150 bin Êzidî günlerce, Ağustos sıcaklarında dağlarda kaldılar. En nihayetinde YPG güçleri orada çok sayıda bedel vererek bir koridor açtılar ve kamplara ulaştırdılar" dedi. Şuan Şengal Dağı'nda çok sayıda Êzidînin hala çadırlarda yaşamlarını sürdürdüğünü hatırlatan Feleknas, oraya tekrar dönenlerin olduğunu ancak yaşamın çok zorlu olduğunu belirtti. Şengal'in insanlığın uygarlığı olduğunu söyleyen Feleknas, ancak saldırılarda taş üstünde taş bile bırakılmadığını ifade etti.


‘Yüzlerce Êzidî kaybedildi’

7 bin Êzidî kadının IŞID tarafından esir alındığını ve köle pazarlarında satıldığını söyleyen Feleknas, çoğu Êzidî kadının ise Ortadoğu ülkelerine köle olarak gönderildiğini hatırlattı. Feleknas, "Yüzlerce Êzidî kadın, İŞİD'in eline geçmemek için el ele tutuşarak kendilerini uçurumdan aşağı attılar. Avrupa'ya gitmek için yola çıkan yüzlerce Êzidî, denizlerde boğuldular, kayboldular. Yine yüzlerce Êzidî şuan kaybedildi. Bazı köylerde bir kişi bile sağ kurtulmadı ve hepsinin kafası kesildi" diye konuştu. Bir dönem babalarının yanında yemek bile yiyemeyen kadınların bugün ellerine silahları alarak Şengal'i savunduklarını söyleyen Feleknas, "Êzidîlerin; 'Allah 72 millete versin sonra bize versin' diye bir duaları var. Çünkü Êzidîler hiçbir zaman önceliği kendilerine vermediler. Hep diğer insanlar için dua ettiler. Her zaman diğer insanların, halkların, inançların iyiliğini istediler. Ama en sonunda 72 katliam yaşadılar. Bu tesadüf değil" dedi. En büyük bedeli Êzidîlerin verdiğini ancak bugün en iyi direnenlerin de Êzidîler olduğunu belirten Feleknas sözlerini şöyle bitirdi: "Şengal Dağının dili olsaydı da yaşanan bu katliamların şahitliğini yapabilseydi. Emin olun yüzlerce yıl bunu konuşur yine de bitiremezdi."

Konuşmaların ardından panel soru-cevap bölümüyle sona erdi.

(htk-ng/dc)