JINHA

MUŞ - HDP, DBP ve DTK Muş il ve ilçe örgütleri tarafından ‘Yerel demokrasi, özgün birey, demokratik toplum için birlikte tartışıyoruz’ şiarı ile DTK Eşbaşkanı Hatip Dicle ve DBP Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek'in katılımı ile panel gerçekleştirildi.

HDP, DBP ve DTK Muş il ve ilçe örgütleri tarafından “Yerel demokrasi, özgün birey, demokratik toplum için birlikte tartışıyoruz” şiarı ile halk ile bir araya gelinerek panel gerçekleştirildi. Muş Park Düğün Salonu'nda düzenlenen panele DTK Eşbaşkanı Hatip Dicle, DBP Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek, HDP Muş Milletvekili Burcu Çelik Özkan, HDP Diyarbakır Milletvekili Nimetullah Erdoğdu, ilçe belediye eşbaşkanları ve çok sayıda yurttaş katıldı. Demokrasi ve özgürlük mücadelesinde yaşamlarını yitirenlerin anısına yapılan bir dakikalık saygı duruşunun ardından Hatip Dicle ilk sözü aldı. Kürt halkının cumhuriyetin kuruluşundan bu yana hakları uğruna mücadele ettiğine dikkat çeken Hatip, Türkiye’nin de kuruluşundan bu yana Kürtleri bir sorun olarak gördüğünün altını çizdi. Hatip, "1921 anayasası bugüne kadar çıkarılan en demokratik anayasadır. O dönemde Kürt ve Türk halkı eşit haklara sahipti. Devlet yöneticileri ne zaman ki Kürt haklarına engel çıkarttı, o zaman Kürt sorunu ortaya çıktı. Kürtler Türkler ile birlikte Çanakkale de Malazgirt’te Antep’te omuz omuza savaşarak büyük zaferler elde etmişlerdir. Yani bu zaferlerde Kürt kanı ve Kürt mücadelesi vardır" şeklinde konuştu.

‘Farklılıkların kabul edilmesi zenginliği ifade eder’

Çözüm sürecinde Dolmabahçe mutabakatında yer alan kadın sorununun hükümet tarafından çıkarılmak istendiğini hatırlatan Hatip kadın sorununun Kürt özgürlük mücadelesinin temelinde yer aldığını ifade etti. Hatip, " Abdullah Öcalan hükümetin bu tutumunu kabul etmeyerek, kadınların temsiliyeti burada bulunacak bütün sorunları ortak bir şekilde oturup konuşacağız diyerek reddetti. Mutabakatta sadece kadın tek değil emekçilere yönelik de maddeler mevcuttu. Toplumsal barış için bir arada olmamız gerekiyor. Herkesin kimliğine, inancına saygı duyulmalıdır. Farklılıkların kabul edilmesi zenginliği ifade eder" ifadelerinde bulundu.

‘Tek zihniyete karşı barış dilini kullanacağız’

Ardından konuşan Diyarbakır HDP Milletvekili Nimetullah Erdoğdu, Kürt halkının zorlu günlerden geçtiğini söyleyerek, yaşanan zorlu günlerin geçici olduğunu ve yok olmaya mahkum olduğunu ifade etti. Nimetullah, "Halkımıza katliam politikaları uygulanıyor. Yok edilip yıkıma uğratılıyor. Türkiye’de teslimiyet göstermeyen Kürtler ileriye dönük hiç bir şey kazanamayacak dayatılmalar yapılıyor. Türkiye’nin sunduğu bir barış yasası yoktur. Tekçi zihniyete karşı bizlerde barış dilini kullanacağız" dedi.

‘Kürtler elinden gelen herşeyi yapıyor’

Son olarak konuşan DBP Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek, Kürt halkının tarihi bir süreçten geçtiğini vurguladı. Kürt halkının yüz yıl önce de aynı süreçlerden geçtiğini dile getiren Kamuran, tarih boyunca imparatorluk ve rejimlerin yıkılmaya mahkum olduklarını söyledi. Kamuran, "Çok genç, kadın, çocuk öldü. Ama her ne olursa olsun uğruna mücadele ettiğimiz hakli davamızı kazanacağız. Bugün AKP ya da başka partiler halkımızın arasına nifak tohumları atıyor. Ama biz bunlara yol vermeyeceğiz. Bu partiler Kürtler hak hukuk sahibi olmasın diye elinden gelen her şeyi yapıyor. Hükümet Kürtlere karşı her türlü zorluğu gösteriyor. Zulüm er ya da geç kaybedecektir. Yapılan bölücü propagandalar boşa çıkarılacaktır" ifadelerini kullandı.

Panel soru cevap şeklinde son buldu.

(ng-ga/dc)