#OlcayİçinSusma: Hep çocuktu, hiç büyümedi

09:07

Sibel Yükler/JINHA

MUĞLA – 14 yaşındaki Olcay K.’nın ailesi, Olcay’ın sağlıkçı olmak isterken ambulansla kaldırıldığı hastanede yaşam mücadelesi vermesinin, hayatına yön vermek için sınavını önemserken disiplinle tehdit edilmesinin, tacize uğramasına rağmen suçlanmasının ve tüm bunların ardından yaşamına son vermeye çalışmasının hesabının sorulmasını istiyor ve soruyor: “Okul müdürünün odasında yaşanmış bir olayda sorumlu kimdir?”

Olcay’ı hepimiz, tacize uğradığını okul yönetimine inandıramadığı ve uğradığı taciz görmezden gelinerek disiplinle tehdit edildiği için okul müdürünün odasından atlamasıyla tanıdık. Bir gece Ekşi Sözlük sitesindeki paylaşımla hayatımıza girdi: “Olcay K. 14 yaşında, 8. sınıf öğrencisi. Emekli bir askerin oğlunun tacizine boyun eğmeyerek karşı koyduğu için hayatından olmak üzere.” #OlcayİçinSusma hastagi altında, uğradığı haksızlığın duyulması için sosyal medyada paylaşımlar yapılıyordu. Olcay’ın annesine kurduğu cümle, bu ülkede 14 yaşındaki çocuktan 44 yaşındaki kadına kadar hep aynı: “Ben tacize uğradım, ben suçlu oldum.”

Çarşamba günü, 13 ilden yola çıkan kadınlar Olcay’ın tedavi gördüğü Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde ailesiyle bir araya geldi ve “Diren Olcay, seninleyiz” dedi. O gün, Olcay’ın çok önemsediği TEOG sınavının da yapıldığı gündü. Sınava giremedi… Ertesi gün Olcay’ın yaşadığı Milas’a gittik. Evi, okuduğu Doktor Mete Ersoy Ortaokulu’na çok yakın bir noktada. Dağılma saatinde okuldan eve koşsa belki de beş dakikasını alacak bir yakınlıkta. Hayıtlı mahallesi en fazla iki katlı, bahçeli müstakil evlerden ve daracık sokaklardan oluşuyor. Bu sokaklardan birinde Olcay’ın ailesiyle yaşadığı ev de bulunuyor.

‘Çocuktu Olcay, hiç büyümedi’

14 yaşındaki Olcay K., o zaman 23 yaşında olan Emine’nin üçüncü çocuğu olarak Kızıltepe’de dünyaya geldi. 9 kardeşler. Annesi Emine, 2002 yılının Şubat ayında doğan Olcay için, “Hastanede değil, ebenin elinde doğdu. Olcay’ın çok zor bir doğumu oldu. Sancıları çok ağırdı. Hepsininkini unuttum bir Olcay’ınkini hatırlıyorum, çünkü yeni yeni canlanıyor” diyor.

Emine’nin, “Güzel, sessiz bir çocuktu. Kimseye zarar vermezdi, kardeşleriyle anlaşırdı. Cana yakın, her gördüğü kişiyi sever, sarılırdı. Çocuktu Olcay, hiç büyümedi.Her şeyi benimle konuşur, paylaşırdı” dediği Olcay henüz 5 yaşındayken Muğla’ya taşınmışlar. 9 senedir buradalar. Olcay ilk önce yaşadıkları köydeki okulda okumuş, ortaokula ise Dr. Mete Ersoy Ortaokulu’nda devam etmiş.

Olcay’ın hayali

Kardeşleri, Olcay’ın voleybolcu olmayı çok istediğini söylüyorlar. Bir de sağlık meslek lisesine gitmeyi çok istiyormuş. Annesi, “Ambulansta sağlık görevlisi olmak ve insanlara yardım etmek istiyordu, ‘Güçlü insanlar yapar, ben de güçlüyüm’ diyordu” diye ekliyor. Bu hayalleri kuran Olcay’ın 19 Nisan’da bir ambulansa konularak hastaneye kaldırılmasının ardından tam iki hafta geçti.

Tacize uğradı, disiplinle tehdit edildi

Olcay 8-A sınıfında okuyordu. O gün okuldaki erkek öğrenicinin tacizine uğradı. Tekrar sözlü tacize uğrayınca, kendini savunmak isterken erkek öğrenciye tırnaklarını batırdı. Şikayet edilmesi üzerine bir süre sonra okul müdürü odasına çağırdı. Olcay’ı odasına çağıran Okul Müdürü Kerem Ç.'nin, taciz yaşanmamış gibi davranarak Olcay’ın hakkında disiplin soruşturması başlatılacağını, çünkü erkek öğrencinin kollarında çizikler olduğunu söylediği belirtildi. Olcay’ın arkadaşlarının aktardığına göre, 40 dakikaya yakın süren görüşme sırasında okul yönetimiyle birlikte Olcay’ı taciz öğrenci ve velisi de odada bulunuyordu. Bu görüşmeden annenin haberi yoktu. Emine o günü şöyle anlatıyor:

‘Tacize uğradım, bana inanmıyor’

“Ben okuldan çağrıldım, ancak hemen gidemedim. Olcay, okul müdürünün odasında yapılan görüşmeden sonra eve doğru gelirken yolda karşılaştık. Onu görmem, o öfkeli, ağlamış hali… gözümün önünden gitmiyor. Olcay’ı iki buçuktan sonra gördüm, seçmeli derse girerken çıkışta olmuş. Müdürle konuştuktan sonra buraya doğru geldi, yolda gördüm. ‘Ben tacize uğradım, ama ben suçlu oldum. Bana inanmıyor’ diye bağırıyordu yolda, hangi genç kız yapar bunu bağırarak? Bunu bağırarak söylüyor, demek ki haklı. Bakkaldan su aldırdım, sonra yukarı çıktı.”

‘Siyah bir şey gördük, simsiyah yok oldu’

“Kapı açıktı direkt okul müdürünün odasına girdim, ‘Her şeyi kabul ederim, tacizi kabul etmem’ dedim. Sonra okul müdürü yardımcısı Fadime hoca da geldi. Sanki taciz edilen karşı tarafmış gibi davranıldı. Olcay’a, ‘tırnak izi bir suç’ dediler. Evet, biz de biliyoruz bunu. Çocuklarıma dikkat etmelerini söylüyoruz. Ama Olcay o arada korktu, disipline yollanacağını duyunca korktu. Demek ki o 40 dakikaya yakın olan görüşmede daha çok korkutmuşlar. Sonra aradan bir konuşma daha geçti. Tam hatırlayamıyorum şu an. Taciz şoku da kolay değil. Kızın o arada eli ayağı oynuyordu. Okul müdürü Olcay’a, ‘Aile senden şikayetçi olmadı, dua et’ dedi. Olcay bana baktı, panikledi. Yani korktu. Ben ona bakıyorum, ‘tamam, sakin’ der gibi. Moral veriyim diye. Ben okul müdürüne karnesinin benim için iyi olduğunu söyledim. ‘Disiplin vermeyin’ dedim, ‘Hayır vereceğiz, yarın kurulacak’ dedi. O arada okul müdür ‘Hayır Olcay’ dedi, bakmamla atlaması bir oldu. Ben bir o an şaka yapıyor, orada duvar gibi bir şey var sandım. Ben çıldırdım. Olcay kendini ifade edemedi. Okul müdürünün odası üçüncü kat. Elbiseleri hep siyahtı o gün, siyah bir şey gördük ve simsiyah yok oldu.”

Olcay’ın sesini bakkal da duymuş

Komşuları ise, Olcay’ı en son okul müdürünün odasından çıkıp eve doğru gelmeye çalışırken görmüş. O anı şöyle anlatıyor: “Yanımdan geçti, hızlıca. Öfkeliydi, sonra Emine’yle okula gitmişler. Emine beni aradı, Olcay kendini attı’ diye. Sonra kardeşini gördüm Olcay’ın. Okula olduğunu söyledi, baktım kalabalıktı. Ben geldiğimde ambulansa koymuşlardı. Emine feryat figandı. ‘Herkesten şikayetçiyim’ diyordu.”

Olcay ve annesi okula girmeden önce su aldıkları bakkal da bir başka şahit. Olcay’ın yolda tacize uğradığını bağırarak söylemesi ve öfkeli olmasına şahit olduklarını söylemiş. Komşuları, “Karşıdaki bakkalda duymuş.‘Annesi ‘Şahidin var mı?’ dedi, sonra su aldılar gittiler’ diye anlatıyordu” diyor.

‘TEOG’u çok önemsediğinden korkmuş olabilir’

Olcay’ın kardeşleri, daha önce böyle bir girişiminin hiç olmadığının altını çiziyor. “Olcay intikam almaz” diyen kardeşleri, sınavını çok önemsediği için disiplin tehdidinden fazlasıyla korkmuş olabileceğini düşünüyor. Bunun yanında, tacize uğramış olmasının da yeterince bir travma sebebi olduğunu belirterek, “Birçok şeyi ciddiye almazdı, ama TEOG’u çok önemsiyordu. Disiplin bunu etkiler mi diye düşünmüş ve korkmuş olabilir. Voleybolcu olmak istiyordu, top oynamayı çok severdi, her gün oynardı. Daha bir gün önce şakalaşıyorduk” diye konuşuyorlar.

‘Okul müdürünün odasında yaşandı, sorumlu kim?’

14 yaşındaki bir kız çocuğunun tacize uğramasına rağmen suçlu bulunması söz konusu. Annesi ve kardeşlerinin özellikle altını çizdiği ise, Olcay’ın suçlu bulunarak disiplinle tehdit edilmesinin ardından okul müdürünün odasından atlaması. Anne özellikle şu soruyu soruyor: “Okul müdürünün odasında yaşanmış bir olayda sorumlu kimdir?” Okul müdürünün odasına yaşanan böyle bir olayda sorumlu görülmediklerini söyleyen Emine, 40 dakikaya yakın süren görüşmede neler olduğunu şöyle sorguluyor:

‘Bu 40 dakika içinde ne oldu?’

“Benim orada ne konuştuklarından bir bilgim yok. Bu 40 dakika içinde ne oldu? Benim haberim olmadan nasıl görüşebilirsiniz, hangi hakla başka velinin karşısına çıkarabilirsiniz? Ben odaya girdiğimde basit, aciz biriymişim gibi karşılandım. Küçük biriymişim gibi davranıldı. Kızım benden korkmaz. Ben onu korkutamam öyle. Ben kızıma okuldan alacağımı söylemedim, söylesem de Olcay asla ciddiye almazdı. Hiçbir şeyi kafasına takmazdı, kimse ondan beklemezdi. Hastaneye kaldırıldıktan sonra müdür, müdür yardımcısı gelmedi. Sorumlular hakkında adalet yerini bulacak. Aile, okul müdürü, okul müdür yardımcısının ceza almasını temenni ediyoruz. Olcay'ın bu hale gelmesinin hesabını kim verecek? O daha 14 yaşında."

‘Hesabı sorulsun, sorumlular yargılansın’

Ailesi, Olcay’ın sağlıkçı olmak isterken ambulansla kaldırıldığı hastanede yaşam mücadelesi vermesinin, hayatına yön vermek için sınavını önemserken disiplinle tehdit edilmesinin, tacize uğramasına rağmen suçlanmasının ve tüm bunların ardından yaşamana son vermeye çalışmasının hesabının sorulmasını istiyor.

Sorumluların yargılanması gerektiğinin altını çizen Olcay’ın annesi Emine E., tedavisi hdala devam eden kızının bir an önce iyileşmesini bekliyor.

(dk)