JINHA

İSTANBUL - İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’ne ziyaret gerçekleştiren CPT, ziyaretin amacının İmralı Cezaevi’nde bulunan ve aralarında PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın da bulunduğu 4 tutsağın şartlarını incelemek ve öncesinde bu konuda CPT'nin 2013 senesinde yaptığı önerilerin Türk otoritelerince yerine getirip getirilmediğini yerinde gözlemlemek olduğunu açıkladı.

Avrupa Konseyi İşkence Önleme Komitesi (CPT), 28-29 Nisan tarihleri arasında İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’ne ziyaret gerçekleştirdi. CPT’nin resmi sitesinde yer alan bilgiye göre, ziyaretin amacının İmralı Cezaevi’nde bulunan 4 tutsağın şartlarını incelemek ve öncesinde bu konuda CPT'nin 2013 senesinde yaptığı önerilerin Türk otoritelerince yerine getirip getirmediğini incelemek olduğu belirtildi.

Ziyaret esnasında daha çok tutsakların koşullarının, özellikle kolektif aktivilerinin sunulup sunulmadığının incelendiği kaydedilirken, ayrıca, aile ve avukat ziyaretleri yapılıp yapılmadığı konularında bilgi edinildiği eklendi.

İmralı adasındaki ziyaret ardından CPT heyeti Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Yüksek Güvenlikli İmralı cezaevi Müdürü Enis Yavuz, yine Adalet Bakanlığı ve Dışişleri Bakanlığı’nın üst düzey yetkilileri ile görüşüldüğü ifade edildi.

CPT Başkanı Mykola Gnatovskyy öncülüğündeki heyette CPT üyeleri Hans Wolff ve Michael Neurauter'in yer aldığı belirtildi.

‘CPT’nin gitmiş olması önemli’

İnsan Hakları Derneği Başkanı Öztürk Türkdoğan, ziyaretin yapılmış olmasının önemli olduğunu dile getirerek, "Genellikle ziyaretler bittikten sonra açıklama yaparlar, daha önceden defalarca başvurmuştuk, bu duruma seyirci kalmalarını istememiştik. BM’nin İşkenceye Karşı Komitesinde de durum Türkiye’ye soru olarak yöneltilmişti zaten bu bağlamda CPT’nin gitmiş olması önemli" dedi.

‘Abdullah Öcalan haklarından mahrum edilmiş’

İmralı’da açık bir şekilde hukuka aykırılığın söz konusu olduğuna dikkat çeken Öztürk, şöyle devam etti: "Çok açık bir şekilde hukuka aykırılık var. Abdullah Öcalan yasal haklarından mahrum edilmiş durumda. Bir yıldan fazladır hiç kimse hiçbir şekilde haber alamıyor. Kimse resmi bir açıklama yapmıyor. Dolayısıyla çok ciddi bir kanunsuzluk var CPT’nin de büyük bir sorumluluğu var, çünkü CPT’nin daimi olarak izlediği mahkûmlardandır Abdullah Öcalan. CPT anlaşılan duyduğu sorumluluk gereği bunu kamuoyuyla paylaşma gereği hissetmiş. Abdullah Öcalan pozisyonu itibariyle de, Kürt kamuoyu üzerinde, demokrasi güçleri üzerinde olumlu bir etkisi olacaktır.”

(dc)