JINHA

HABER MERKEZİ - 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nünde özgür basın üzerindeki baskılara dikkat çekene Özgür Gazeteciler Cemiyeti, gerçeklerin karanlıkta kalmayacağının altını çizdi.

Özgür Gazeteciler Cemiyeti (ÖGC), 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü dolayısıyla "Türkiye karanlığa gömülmek isteniyor" başlığıyla yayınladığı açıklamada, Türkiye'de basın hak ihlallerine dikkat çekti. 3 Mayıs'ta bile Dicle Haber Ajansı'nın sitesinin 36'ıncı kez Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı tarafından kapatıldığı, DİHA muhabirleri Erdoğan Alayumat ve Ergin Çağlar, Hatay Altınözü'nde haber takibi yaptıkları sırada gözaltına alındığına dikkat çeken cemiyet, Türkiye'nin bir çok alanda olduğu gibi basın özgürlüğü alanında da dünyanın bir çok ülkesinin gerisinde kaldığına vurgu yaptı. Açıklamada, özellikle 2016 yılında basına yönelimde hızlı bir artış olduğu belirtildi.

'42 gazeteci cezaevinde'

Türkiye'de sadece 4 ay içinde 4 gazetecinin katledildiği, 82 gazetecinin gözaltına alındığı bunlardan 15'inin tutuklandığı ifade edilen açıklamada şunlar belirtildi: "Şu an 42 gazeteci cezaevinde. 'Casus', 'darbeci', 'terörist' suçlamalarıyla yargılanan gazeteciler, Türk Ceza Kanunu (TCK) ve Terörle Mücadele Kanunu (TMK) gölgesinde toplamda beş ömür boyu; 2 bin 229 yıl 6 ay hapis tehdidiyle karşı karşıya. Sadece Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la ilgili olarak 53'ü gazeteci 86 kişi TCK 125 ve 299. maddelerden işlem gördü. Gazetecilere yüzlerce dava açıldı. Onlarca yayın kuruluşu ceza aldı ve davalarla boğuşuyor. Sansür üst düzeye çıktı. Birçok yayın organına kayyum tarafından el konuldu."

'Gerçekler karanlıkta bırakılmak isteniyor'

Türkiye'deki basın özgürlüğüne ilişkin kaygılara yer verilen açıklamada, "Sadece ön plana çıkan baskı ve ihlallere baktığımızda Türkiye'de basın özgürlüğünden bahsetmek mümkün değildir. Yine basın özgürlüğünden söz edilemeyeceği gibi gerçekler karanlıkta bırakılmak istenmekte, insanlık değerlerine yönelik saldırılara karşı göz yumulması istenmektedir. Biz Özgür Gazeteciler Cemiyeti olarak bu baskılara sessiz kalamayacağımızı ve gerçekleri savunmaya, gün yüzüne çıkartmaya devam edeceğimizi belirtiyoruz" ifadelerinde bulunuldu.

(mg)