Oya Baydar: Türkiye tarihi toplu mezarlar tarihidir

10:40

JINHA

DERSİM - Yazar Oya Baydar, Dersim soykırımı ve bugün Kürdistan'ın birçok yerinde yaşanan saldırıların aynı zihniyetle devam ettirildiğine dikkat çekerek, "Bugün Dersim'de ki toplu mezar ne Dersim'de ne de Türkiye'de sonuncusu. Bunun gibi toplu mezarlar var, ne yazık ki tarihimize toplu mezarlar tarihi denilebilir" dedi.

Dersim soykırımında 1938 yılında yapılan katliamda kemiklerine ulaşılabilen 24 kişi geçtiğimiz gün düzenlenen törenle defnedilebildi. Ancak bugün Diyarbakır'ın Sur ilçesinden çıkarılan molozlar arasından cenazeler çıkarken, Cizre'de vahşet bodrumlarında sivillere yaşatılanlar ise 1935 Şark Islahat Planı'nın uygulamaları olarak tekrar Kürt halkına yönelik soykırımın yaşatıldığı gerçeğini gösteriyor. Dersim'de 24 kişiye ait kemiklerin 78 yıl aradan sonra defnedildiği törene katılan yazar Oya Baydar, "Bugün Dersim'de ki toplu mezar ne Dersim'de ne Türkiye'de sonuncusu" diyerek, Türkiye'de bunun gibi mezarlar var olduğunu ve ne yazık ki Türkiye tarihinin 'toplu mezarlar tarihi olarak' tanımlandığını ifade etti.

'Sur'da toplu mezar yok ama cenazeler çıkmaya devam ediyor'

Oya, Dersim soykırımında görülenlerin yine aynı şekilde 78 yıl sonra Sur'da, Cizre'de, Nusaybin'de ve çeşitli yerde devam ettiğini belirterek, "Oralarda da toplu mezarlar dahi yok ama harabelerin içinden kemikler bulunuyor. Hala DNA testleri bitmedi. Orada ölmüş olanlar, öldürülmüş olanlar, yakılmış olanlar var. Yaşananlarda tarihsel sürekliliğin varlığı görülmekte" şeklinde konuştu. "Ne 1915'le yüzleşebildik, ne Dersimle hesaplaşabildik" diyen Oya, 6-7 Eylül'de Rumlara yaşatılanlarla da hesaplaşılmadığına değindi. Oya, bugün Kürdistan'ın birçok kentinde devam eden katliam ve soykırım uygulamalarıyla da hesaplaşma sağlanmadığını belirterek, "Kısa sürede olacağını sanmıyorum ama en kısa zamanda hesaplaşılır umarım" dedi.

'Soykırım uygulamalarının nedeni Türk ulus-devlet modeli'

Yaşanan soykırımların ve soykırım uygulamalarının temel nedeni olarak Türk ulus-devlet kuruluş biçimi ve zihniyetinin olduğunu söyleyen Oya, "Artık bu zihniyetin yavaş yavaş da olsa değişmesi lazım. Türk ulus-devleti çoğulcu bir anlayışa asla sahip olamadı. Farklılıklarla bir arada yaşama anlayışına Türk ulus-devleti her zaman karşı oldu ve ne kadar farklılık azınlık varsa onları asimile etmek, asimile edemediği zaman da yok etmek politikası sergiledi" diye kaydetti.

'Yok etme zihniyetinin tezahürleri ortaya çıktı'

Oya, 1915'te Ermenilere, 1938'de Dersimlilere, bugün ise Sur'da, Şırnak'ta, Yüksekova'da asimile ve boyun eğdirme politikalarının yürütüldüğünü belirterek, "Asimile etme, boyun eğdirme olmazsa yok etme olarak uygulamalar devam ediyor. 'Son teröriste son Kürde kadar', zamanında denilen 'son Dersimliye son aşiretliye kadar', 'son Ermeni'ye' kadar zihniyetinin tezahürleri ortaya çıkmıştır" şeklinde konuştu.

(dk-aı/gc)