JINHA

İSTANBUL- İstanbul Barış Anneleri Meclisi Kürdistan'daki anneleri ziyaretleri dönüşünde izlenimlerini paylaşmak amacıyla basın toplantısı gerçekleştirdi. Barış Anneleri'nden Bedia Gökyüz, "O betonları görünce sanki bir yeri işgal etmişsiniz de kendi bayrağını dikmişsiniz gibi bir görüntü vardı. Dertli gittik oraya ama yine dertli döndük" dedi.

İstanbul Barış Anneleri Meclisi Anneler Günü vesilesi ile Cizreli annelerle buluşmak için Cizre'ye gitti. Cizre'deki anneleri ziyaret eden İstanbul Barış Anneleri Meclisi, İstanbul'a dönerek meclis binalarında Cizre izlenimlerini basın toplantısı düzenleyerek paylaştı. Barış Anneleri Meclisi üyesi Sultan Bozkurt, sürekli arama noktalarında arabalarının durdurulduğunu söyleyerek, "Bizim arabamızı durdurup bizi gözaltına aldılar. Gözaltında bize 'Siz hendek arkasındakilersiniz. Siz anne değilsiniz' dediler. Bize o gün yaşattıklarından dolayı onları kınıyoruz" dedi.

'Savaş kış, barış ise bahar gibidir'

Her yıl Mayıs ayının ilk haftasında kutlanan Anneler Günü'nün her zaman olduğu gibi kendileri için bir şey ifade etmediğini belirten Sultan, "Anneler Cizre'de Sur'da çocuklarını kaybettiler ve biz de gidip orada gözlerimizle şahit olmak istedik. Biz Amed'e gittiğimizde diyebilirim ki dünyada böyle bir şey olmamıştır; anneler gününde 'anneler' diyorlar ama ben Türkiye yetkililerden bir şey istemiyorum sadece çocuğum cenazesini istiyorum bundan daha acısı yoktur" diye konuştu.

Kürdistan'da 3 gün kaldıklarını söyleyen Sultan, metropolde bölgede olanları televizyonlardan izlemek içlerini acıtsa da gidip kendi gözleriyle görmek kendisinde derin izler bıraktığını vurguladı. Sultan, "Barışın bedeli ağırdır fakat artık Türkiye'ye barış gerekiyor. Biz artık sarayın bu savaşını durdurmasını istiyoruz. Sultan Süleyman'ın bile saltanatı bitti. Savaş kış, barış ise bahar gibidir" dedi.

'Ne silah ne de başka bir şey; sadece yüreklerimizi götürdük'

Sur'da yaşananları kendi gözleriyle şahit olmanın verdiği duygudan söz eden Barış Anneleri'nden Bedia Gökyüz, "O betonları görünce sanki bir yeri işgal etmişsiniz de kendi bayrağını dikmişsiniz gibi bir görüntü vardı. Dertli gittik oraya ama yine dertli döndük. Arabalarımızı durduklarında bize defalarca hakaret ettiler. Bizim ne silahımız ne de başka bir şeyimiz vardı üzerimizde. Sadece yüreklerimizi götürdük" diye kaydetti.

'Cizre'yi görmemiz için 10 dakika izin verdiler'

Cizre'ye gittiklerinde katledilen Mehmet Tunç'un annesini de ziyaret ettiklerini belirten Bedia, "Bize on dakikalık süre verdiler Cizre'ye gittiğimizde on dakikadan sonra 'çıkın şehirden' dediler. Bizim onların katliamlarını görmemizi istemediler. Çünkü kendi ayıplarından utanıyorlar, yaptıklarını bizim de görmemiz onları utandırıyor. Bu insanlar barıştan başka ne istiyorlar ki. Mehmet Tunç'un annesi 'Türk anneleri de ellerini bizim ellerimize versinler ki barış olsun' dedi" şeklinde konuştu.

(ro-ce/ck/dk)