JINHA

HABER MERKEZİ - Kürdistan'ın parçalanmasına neden olan Sykes-Picot anlaşmasının yüzüncü yıldönümünde tüm Kürtleri Semalka Sınırkapısı Köprüsü üzerinde buluşmaya çağıran KNK Eşbaşkanı Nilüfer Koç, "Bizi parçalayan sınırları ortadan kaldırmak istiyoruz" dedi.

Kürdistan Ulusal Kongresi (KNK) Eşbaşkanı Nilüfer Koç, yüzüncü yılını geride bırakan Sykes-Picot Anlaşması hakkında konuştu. Konuyla ilgili Rojnews'e değerlendirmelerde bulunan Nilüfer, Sykes Picot'un batılı güçlerin Ortadoğu'daki çıkarları için hazırlanan bir proje olduğunu söyleyerek, 45 milyon Kürdün bu parçalanan sınırları ortadan kaldırması gerektiğini belirtti. Sykes-Picot ile sadece Kürtlerin değil, Ortadoğu halklarının hepsinin parçalandığını hatırlatan Nilüfer, "Buna karşı başta Kürt halkı ve bölgenin tüm oluşumları büyük bir direniş sergilediler ve bir şekilde bu anlaşmayı reddettiler. Bu yüzyılın en sistematik ve en güçlü direnişi Kürdistan'da yaşandı. Çünkü Kürdistan, Lozan anlaşmasıyla oluşturulan Türkiye, İran, Irak ve Suriye'nin egemenliği altında bırakıldı. Uluslararası güçler tarafından parçalandığı için Kürdistan uluslararası bir koloni haline getirildi. Özellikle Sovyetler Birliği'nin yıkılmasıyla bölgede değişim imkanları ortaya çıkanca, Güney Kürdistan'da da adım adım kazanımlar sağlandı ve 2003 yılında Federal Irak'ın bir parçası gibi resmi bir statü kazandı" ifadelerinde bulundu.

'Kuzey Kürdistan'da emsalsiz bir direniş sergileniyor'

Kuzey Kürdistan'da bugün Kürtlere karşı yüzyıldır ittifak siyaseti yürüten Türk işgalciliğine karşı emsalsiz bir direnişin sergilendiğine işaret eden Nilüfer sözlerine şöyle devam etti: "Nasıl ki, Saddam diktatörlüğünün sistemi Kürtlerin direnişiyle yıkıldı, Osmanlı İmparatorluğu'nun 600 yıllık devlet tecrübesiyle kurulan ve NATO üyesi olan Türkiye'nin de bu siyaseti yıkılacaktır. Yüzyıllarca Kürt halkını bastırdılar, şimdi de kendileri içinden çıkamadıkları bir krize girmişler. Artık Türkiye kendi çözümünü faşizmi geliştirmede görüyor, bir devletin faşizm dönemine girmesi yenilgi sürecine girdiği anlamına da gelir. Çünkü buna karşı alternatifler var, bu alternatif de geçen yıl 7 Haziran'da Kuzey Kürdistan'da galip geldi."

'Parçalama siyaseti boşa çıkarıldı'

Nilüfer, yeni Kürdistan'ın arkasında özgür kadın öncülüğünde, kendi kaderini tayin edebilecek yeni bir toplumun olduğuna dikkat çekti. Sykes-Picot'un bir dış plan olduğunu ve parçalamayı hedeflediğini, buna karşı Kürtlerin birliklerini güçlendirdiğini dile getiren Nilüfer, "Kuşkusuz bu konudan söz edilince sadece Kürtler parçalanmadı, aynı şekilde Arap halkı ve aşiretleri de parçalandı. Asuri, Süryani ve Keldani halkları da parçalandı. Kürt halkı 'birliğimiz gücümüzdür' sloganıyla bu oluşumların hepsini kucakladı. Bu anlayışla parçalama siyaseti boşa çıkarıldı. Bu da Sykes-Picot anlayışının Kürdistan'da devam ettirilemeyeceği anlamına geliyor" şeklinde konuştu.

'Bizi parçalayan sınırları ortadan kaldırmak istiyor'

Yarın Semalka Sınırkapısı Köprüsü üzerinde yapılacak eylem ile ilgili bilgi veren Nilüfer, "KNK'ye bağlı tüm sivil toplum örgütleri ve siyasi örgütlere çağrı yaptık, aynı şekilde bizimle aynı düşüncede olan herkesi çağırdık. 45 milyon Kürdün, bizi parçalayan bu sınırların kaldırılmasını istediğine inanıyoruz. Aynı şekilde tüm dünyaya Kürdistan'ın diktatörlüklere karşı savaşın yeri olduğunu göstermeliyiz. Bundan dolayı Kürdistan'ın bir demokrasi merkezi olarak gelişmesi için herkesin Kürtlere destek olması gerekir. Bizim gibi düşünen herkesi ve her güce, Sykes-Picot'un yüzüncü yıldönümü 16 Mayıs günü saat 14.00'da Semalka Köprüsü'ne gelmeye çağırıyoruz. Burada yapacağımız basın açıklamasıyla mesajımızı halkımıza ve tüm dünya kamuoyuna, özellikle de uluslararası güçlere ulaştırmak istiyoruz. Bu tarihin unutulmamasını istiyoruz, hem tarihi hatırlayacağız hem de başarılarımızı kutlayacağız" diye belirtti.

(mg)