Şule İdil'in ailesinden açıklama: Şule'yi ihmalkarlık öldürdü
15:50
JINHA
İSTANBUL -Yoğurtçu Parkı'nda Şule İdil Dere'nin çamur taşıma kamyonunun çarpması sonucu hayatını kaybetmesine ilişkin ailesi tarafından yayınlanan açıklamada, Şule'nin yaşamını yitirmesinde konulan yasaların ihmalkarlığına dikkat çekildi. Açıklamada, "Şule İdil, yasaya hiç kimsenin uymadığı koşullarda yasaya uymuş ve yasaya uymasının bedelini canıyla ödemiştir. Yargının, ailenin acısını dikkate almadan cenaze camideyken sanığı salıverme kararı, Şule İdil'in ölüm şekli de göz önüne alındığında caydırıcı bir tutum olmaktan çok uzaktır" denildi.
Kadıköy'de bulunan Yoğurtçu parkının yanındaki Kurbağalı Derede ıslah çalışması için park içinde hareket halinde bulunan hafriyat kamyonun çarpması sonucu yaşamını yitiren 23 yaşındaki Şule İdil Dere'nin ailesi yazılı açıklamada bulundu. Şule İdil Dere'nin babası Berdan Dere ve annesi Nesrin Arslan'ın vekilleri Av. Fahrettin Ozan, Av. Dr. Murat Özveri, Av. Mehmet Can Sezgin tarafından yayınlanan açıklamada, "Şule İdil Dere, İstanbul-Kadıköy'ün ortasında, İstanbul'un en bilinen, en işlek parkı Yoğurtçu Parkı'nda, yayalara tahsis edilmiş yolda yürürken, geri geri gelen ve üzerinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi yazan bir hafriyat kamyonunun, ona arkasından çarpması sonucu yaşamını yitirdi" denildi.
Trafik kurallarından yasalar dersi…
Şule İdil'in karayolu'nda değil yaya yolunda can verdiğine dikkat çekilen açıklamada, "Kara Yolları Trafik Yasası'na göre karayolu: Trafik için, kamunun yararlanmasına açık olan arazi şeridi, köprüler ve alanlardır. Kara Yolları Trafik Yasası'na göre, Yaya yolu (Yaya kaldırımı): Karayolunun, taşıt yolu kenarı ile gerçek veya tüzelkişilere ait mülkler arasında kalan ve yalnız yayaların kullanımına ayrılmış olan kısmıdır. Kara Yolları Trafik Yasası'na göre, Yayalar, … taşıt yolu bitişiğinde ve yakınında yaya yolu, banket veya alan varsa burada yürümek zorundadır" diye kaydedildi.
Şehir içlerinde insanların güvenli bir şekilde seyahat etmelerini sağlamak, yeterli ölçüde kullanılabilir yaya yolları ve kaldırım yapılmasının belediyenin görevi olduğu belirtilen açıklamada, "Şule İdil yaya yolunda idi. Yani Şule İdil, Kara Yolları Trafik Yasası'na uygun davranıyor, yasanın bir yaya olarak kendisine yüklediği yükümlüğe uygun olarak "yaya yolu"nda yürüyordu. Şule İdil için parkın yanındaki yol, yayalara tahsis edilmiş, yayaların en güvenli bir şekilde yürüyebileceği bir yoldu. Şule İdil, bu güven duygusu içerisindeydi. Yayalara tahsis edilmiş yola kamyonun girebilmesi için, yola kamyon girdiği konusunda yayaların yazılı, sesli ve ışıklı uyarıcılarla uyarılması, gerekirse yaya girişlerinin engellenmesi gereklidir" diye ifade edildi.
'Hafriyat yüklemesinde kurallara titizlikle uyulmalı'
Açıklamada, Şule'yi ezen belediye kamyonunun, yaya yolunu sadece geçiş yolu olarak kullanmadığı çamur hafriyatı yüklemek için kullandığına değinilerek şunlara yer verildi: " 'İşyeri', en yalın ifadeyle 'işin yapıldığı yer'dir. Dolayısıyla yaya yolu hafriyat yükleme işinin yapılmasıyla birlikte hukuken iş sahasına dönüşmüş, yaya yolu aynı zamanda işyeri olmuştur. Yaya yolunu yük araçlarına açanlar yetkililer, yaya yolunu iş sahası haline getirmişlerdir. Yaya yolunu iş sahası haline getiren işveren İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası'na göre 'işyerinde var olan ya da dışarıdan gelebilecek, çalışanı veya işyerini etkileyebilecek zarar veya hasar verme potansiyelini' yani tehlikeyi, bu tehlikelerin yarattığı' zararlı sonuç meydana gelme' risklerini belirlemek, bu risklerin etkilerini ortadan kaldırmak için her türlü önlemleri almak zorundadır. Bir işyerinde yükleme boşaltma yapma, ağır iş makinelerinin manevra yapmasının kuralları vardır ve bu kurallar yaya yolunda kamyona hafriyat yüklemesi yapılması halinde daha titiz bir şekilde uygulanmak zorundadır" denildi.
Açıklamada uyulması gereken kurallar sıralanarak şöyle denildi: "Bu kurallar şunlardır:
*Kamyon ve benzeri büyük iş makinelerinin, manevra yaparken sesli, ışıklı uyarılarla çevreye haber vermesi zorunludur.
*Kamyon ve benzeri büyük iş makineleri, manevra yaparken sesli ve ışıklı uyarıların yanında makineleri ve araçları kullananları yönlendiren işaretçi personelle birlikte çalışmak zorundadır.
*Yüksek tonajlı ağır iş araçlarının manevra yaparak çalıştığı iş sahalarına, bu sahalarda çalışmak için gerekli işçi sağlığı iş güvenliği eğitimi almış olanların dışında kişilerin girmesi izinli özel haller dışında yasaktır.
*Yaya yolunu iş sahası haline getiren balçık taşıma işinin sahibi işveren, Karayolları Trafik Kanunu, İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası'nın belirlemiş olduğu önlemleri almamıştır."
Denetleme yok!
Büyükşehir belediyesi ve ilgili olabilecek belediyelerin yasaların kendilerine vermiş olduğu görevleri hizmetin gereklerine uygun insan yaşamına öncelik veren bir duyarlılıkla yapmadığı belirtilen açıklamada, "Çamur hafriyatı taşıma işini yaya yolundan yapan veya yaptıran belediye, yaya yolundan yük taşınmasına izin verirken yayaların güvenliği için gerekli önlemlerin alınıp alınmadığını denetlememiştir. Şehir içinde trafiği düzenlemek ve denetlemekle görevli Bölge Trafik Müdürlüğü yaya yoluna kamyon girmesine engel olmamış, varsa izin güvenlik önlemlerinin yeterli olup olmadığını denetlememiştir. Çamur hafriyatı işini yapan belediye ve varsa taşeron firma kısaca işveren, işyerine dönüştürdüğü yaya yolunda, İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası'nın kendisine verdiği yükümlülüklerin, önlem alma zorunluluğunun gereklerini asgari ölçülerde olsun yerine getirmemişlerdir" diye kaydedildi.
'Sanığın serbest bırakılması caydırıcı değildir'
Açıklamada, yasaya uyan ve yaya yolunda yürüyenin Şule İdil olduğu söylenerek son olarak şunlara yer verildi: "Şule İdil, yasaya hiç kimsenin uymadığı koşullarda yasaya uymuş ve yasaya uymasının bedelini canıyla ödemiştir. Ne yazık ki yargı, yargılama sürecinin başında olayın vahametini, ailenin acısını, olayın yarattığı ve yaratacağı infiali dikkate almayan bir kararla cenaze henüz camideyken sanığı salıvererek acıları katlamıştır. İlk görevli savcının tutuklama talebine rağmen mahkemenin aldığı salıverme kararı, Şule İdil'in ölüm şekli göz önüne alındığında caydırıcı bir tutum olmaktan çok uzaktır."
(dk)