JINHA

MÊRDÎN - Nusaybin'de 7 kez ilan edilen 'sokağa çıkma yasağı'nda mahallesini terk etmeyen kadınlar, yoğun saldırılar ve ölümler nedeniyle son yasakta Kızıltepe'ye göç etmek zorunda kaldı. Asla topraklarını terk etmeyeceklerini belirten kadınlar, "Nusaybin'in kokusu olsun yeter, çadır kurar yaşarız" diyor.

Özyönetim alanlarından Mardin'in Nusaybin ilçesinde yürütülen soykırım saldırılarına rağmen direniş devam ediyor. İlçede 66 gündür saldırılar sürerken, Kızıltepe'ye göç etmek zorunda kalan Nusaybinliler, mahallelerine dönecekleri günü bekliyor. Kürdistan'dan çıkmayı reddeden Nusaybinli kadınlar, "Evlerimiz yakılmış yıkılmış olmasına rağmen Nusaybin'e dönüp çadırımızı kurup memleketimizde yaşamak istiyoruz" diyor.

'Evimiz yıkılsın ama bir can kaybımız bile olmasın'

Nusaybin'i anlatırken gözyaşlarını tutamayan ve Nusaybin'den göç etmenin zor olduğunu her defasında dile getiren Nasibe Sönmez,"7'nci sokağa çıkma yasağına kadar evimizi terk etmedik. Ama son yasakta çıkmak zorunda kaldık. Sokağa çıkma yasağı kaldırılsa memleketimize, evimize döneceğiz. Birinci yasakta ailemizden birini katlettiler. Çocuklarımız korkuyordu, oğlumun eşi evimiz kurşunlandıktan sonra doğum yaptı. Haberleri izliyoruz, evimizin yıkılıp yıkılmadığını merak ediyoruz. Bütün evler yıkılsın ama bir can kaybımız bile olmasın diyoruz. Kürtlere yapılanların zulümdür, haksızlıktır" dedi.

'Yasak kalksın hemen döneceğiz'

Doğdukları toprakları, tek yaşam alanları olan Nusaybin'i asla terk etmeyeceklerini ve tekrar geri dönmek istediklerinin altını çizen Nasibe,"Biz memleketimize dönmek istiyoruz, eskisi gibi komşularımızla hep beraber toplanıp, elimiz birbirine yetişsin istiyoruz. Birlikte yan yana olmak istiyoruz. Aylarca burada kalsak bile Nusaybin açıldığı gün biz yine memleketimize döneceğiz. Kaçmadık, keyfimizden çıkmadık Nusaybin'den. Bugün yollar açılsa yarın gideceğiz. Evimiz yakılmış, yıkılmış olsa bile çadırımızı açıp orada yaşamak istiyoruz. Nusaybin'i, memleketimizi bırakmak istemiyoruz, bırakmayacağız. Ne olursa olsun toprağımızda bir çadır açıp yaşarız, hiçbir yere gitmeyiz" şeklinde konuştu.

'Nusaybin'in kokusu olsun yeter'

Nusaybin denildiğinde yüreğinin yandığını ve ne olursa olsun geri döneceklerini söyleyen Nuriye Akdoğan ise "Biz 7. yasağa kadar evimizden çıkmak istemedik. Son yasakta herkesi öldürdüklerini gördük, başka çaremiz kalmadı, çıkmak zorunda kaldık. Şimdi de göç ettik, göçmen olduk. Elimizden gelene kadar Nusaybin'den çıkmak istemiyorduk, yüreğimiz Nusaybin'de, ölsek bile toprağımızı terk etmeyeceğiz. Nusaybin'i kokusu, toprağımızın kokusu olsun yeter, çadırımızı alıp yerleşeceğiz" dedi.

(ea-rk/gc)