Avukat Hülya Gülbahar: Şiddet AKP ile pekişti

16:16

JINHA

İSTANBUL - Demokrasi Denetçileri tarafından gerçekleştirilen "Kadın ve Demokrasi" adlı panelde konuşan Avukat Hülya Gülbahar, şiddet uygulamanın toplumsal bir rolü olduğunu belirterek, "Özellikle kadınların yüzlerine yapılan darpların, kadın dışarı yani toplum içine girdiği anda diğer insanlar tarafından 'bu kocasına, babasına, abisine itaat etmemiş' i göstere bilmek için yapılıyor" dedi.

Demokrasi Denetçileri tarafından "Kadın ve Demokrasi" adlı paneller dizisinin ikincisi Taksim'de bulunan Demokrasi Denetçileri Derneği'nde gerçekleştirildi. Panele katılan Avukat Hülya Gülbahar, "Kadın hakları ihlallerinin izlenmesi ve önlenmesinde uygulanabilecek yöntemler" konu başlığı ile sunum gerçekleştirdi.
Sunumun ardından konuşma gerçekleştiren Hülya, "Adıyaman Belediye başkanı kadından bakan olmaz demişti geçen yıllarda. Bu korkunç bir açıklama. Buna karşı AKP'ye ve başka kurumlar da olmak üzere bir çok yere şikayetimizi belirttik. Hiçbirinden cevap bile alamadık ve şöyle bir sonuç çıktı ortaya 'Suç işledikten sonra eğer telafi edecek bir davranış sergiliyorsan suç ortadan kalkıyor. Adıyaman Belediye Başkanı bunun örneği. Bu koşullarda kadın haklarının izlenmesi ve önlenmesinde uygulanacak yöntemler biraz ucu açık" dedi.

'Şiddet uygulamanın toplumsal bir rolü var'

Konuşmasında Konfüçyüs'ün kadının hizmeti tanımlayan sözlerine değinen Hülya, "Anlayışa göre kadın hizmet etmek zorunda erkeğe. Eğer ataerkil zihniyetin ne olduğunu bilmek gerekiyorsa 'hizmet' kavramını bilmek yeterli. Kadın cinayetlerinin hepsini incelediğimizde hepsinin temelinde hizmet ve itaat yaptığını görebiliriz" diye konuştu. Medya araçlarının kadın sorununa yakın yaklaştığı kanısına eleştiri getiren Hülya, internet sitelerinde 'kadına yönelik şiddet' teması altında yapılan bütün sorgulamalarda dayak yemiş kadınların resimlerinin olması kadınlara 'siz güçsüzsünüz' anlamına geldiğini belirtti.

Hülya, "Şiddet uygulamanın toplumsal bir rolü var. Özellikler kadınların yüzlerine yapılan darpların, kadın dışarı yani toplum içine girdiği anda diğer insanlar tarafından 'bu kocasına, babasına, abisine itaat etmemiş' i göstere bilmek için yapılıyor. Her 10 gebe kadından biri kocası tarafından şiddet görüyor ve kadınların en çok şiddet gördüğü dönem gebe oldukları dönem. Cennet annelerin ayağındadır söylemiyle ne kadar çelişkili" diye konuştu.

'Ensar Vakfı'ndaki çocuk bile bilmeli Alo Şiddet Hattını'

Son zamanlarda kadın cinayetlerinin görünür olduğunu ama kadın cinayetleri sayılarının da daha fazla arttığının altını çizen Hülya, "Ankara bir çalışma yapılmıştı. Çalışmada yeni neslin eski nesle oranla şiddeti daha fazla hayatlarına aldığı raporlandı. Bu 12 Eylülle başladı ve AKP hükümeti ile pekişti. Hükümetin kadın cinayetleri ile ilgili yayınladıkları rakamlar oynanıyor. Ölü kadınlar bile diriltiliyor ve rakamlar gerçekleri hiç bir zaman yansıtmıyor. Biz kadın hareketi ilk defa hukukun kadın konusunda işlemediğini söyledik" şeklinde konuştu.

Kadınlar için Cinsel Kriz Merkezi ve Alo Şiddet Hattı gibi kurumların kurulmasının önemli olduğu vurgusunu yapan Hülya, "Bunlar öyle yaygınlaştırılmalı ki Ensar Vakfı'ndaki çocuk bile bilmeli Alo Şiddet Hattını. Tecavüz durumu, hukuk boyu ve her şeyin çözüm bulduğu merkezlerin olması gerekiyor" dedi. 'Boşanma Komisyonu Raporu'nun kadın hareketinin 30 yıldır verdiği mücadeleyi buhar edeceğini anlatan Hülya, rapora karşı mücadele edilmesi gerektiğini söyledi.

(ro/dk)