JINHA

MERSİN - Karataş Cezaevi'nden Tarsus Cezaevi'ne sürgün edilen kadınlar, burada insanlık dışı uygulamalarla karşı karşıya. Böceklerle yaşamak zorunda kalan kadınların tedavileri de yapılmıyor. Kadınlara kitap ve dergileri de verilmiyor.

Cezaevlerindeki baskı ve hak ihlalleri yoğun şekilde devam ederken her cezaevinde tutsakların idare ve askerler tarafından maruz kaldıkları işkenceler duyuluyor. 13 Nisan'da Adana Karataş Kadın Kapalı Cezaevi'nde bulunan 32 kadın tutsak, "Cezaevi boşaltılıyor. Açık cezaevi oluyor" gerekçesiyle Tarsus C Tipi Kapalı Cezaevi'ne sürgün edilmişti. Şu anda Tarsus Cezaevi'nde 43 kişi kalan kadınlar, burada böceklerle yaşamak zorunda bırakılmış durumda.

1 yaşındaki Zinar da cezaevinde

Mektup yazarak yaşadıklarını anlatan kadınların yanan da bir de 1 yaşındaki Zinar bebek var. Bebek için de hiçbir sağlık koşulunun bulunmadığı cezaevinde, hasta tutsaklar da tedavi edilmiyor. Doktor haftada bir gelirken, hastaneye sevki yapılanlar ise askerlerin tehdit, ve işkenceleri nedeniyle muayene olmadan cezaevine geri gelmek zorunda kalıyor.

'Leyla Kırboğa tedavi edilmeli'

Diyarbakır E Tipi Cezaevi'nden tedavi amaçlı Adana Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'ne sevk edilen Leyla Kırboğa da şu anda Tarsus Cezaevi'nde. Leyla'nın her gün kriz geçirdiğini ve durumunun ağır olduğunu belirten arkadaşları bir an önce tedavisinin yapılmasını istiyor.

Jineoloji dergisine el konuldu

Cezaevindeki işkenceler bunlarla da sınırlı kalmıyor. Kadınlara uzun bir süre gazete, dergi ve kitapları verilmedi. Kadınlar Azadiya Welat gazetesini de okuyamıyor. Yine Jineoloji dergisine de cezaevi idaresi tarafından el konuldu.

(gc)