İzmirli Kadınlar: HDP'ye yapılan saldırı demokrasiye yapılmıştır!

09:04

Özgü Özütok/JINHA

İZMİR - HDP'li milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması ile ilgili İzmir'li kadınlar "Ülkemizde demokrasiden söz etmek zorken şimdi tamamen imkânsızlaşmıştır" diyor.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması yasa tasarısının Meclis'ten geçirilmesinin arından İzmir'de yaşayan kadınlar yaşanan duruma tepki gösterdi. Kadınlardan Müzeyyen Alpşen HDP'li milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılması ile ilgili, "Kürtler söz konusu olduğu zaman bütün partiler birlik olup bütün pisliklerinin üstünü örtebileceklerini zannediyor. Bu zamana kadar çalarak çırparak bir yerlere gelenlere göz yumuldu. HDP Türkiye partisi olmasına rağmen yine Kürt milletvekilleri olduğundan tahammül edemediler. Bu halkın iradesinin hiçe sayılmasıdır. Benim irademi de hiçe saydılar çünkü ben de HDP'ye oy verdim" diye konuştu.

'HDP itaat etmiyordu'

Müzeyyen, "Zaten bu ülkede demokrasi yok bunu biliyoruz" diyerek sözlerine şu şekilde devam etti: "Yıllardır bu böyleydi ama son süreç bizi umutlandırmıştı. Bu ülkede Kürtler yaşıyor denecek, barış gelecek ve hangi taraftan olursa olsun kan dökülmeyecek diye umutlanmıştık. Şimdi görüyoruz ki böyle bir umut yok. Dünyanın hiçbir yerinde 30 yıl süren bir savaş yok ama maalesef Türkiye'de var. Üstelik bu adı konulmamış bir savaştır. Bunun HDP ile birlikte aşılabileceğini düşünüyorduk ancak birilerinin çıkarlarına ters düştü. Birileri yine kendilerine itaat edenleri istedi. HDP de itaat etmiyordu ve bu yüzden dokunulmazlıkları kaldırdılar."

'Demokrasiden söz etmek imkânsızlaşmıştır'

İzmir'li başka bir kadın Nihal Akyıldız ise meselenin HDP meselesinden öte demokrasi meselesi olmasına dikkat çekerek, "HDP'nin mecliste varoluşu bir demokrasi örneğiydi. HDP'li milletvekillerinin meclisten ihraç edilmesi demokrasinin alaşağı edilmesidir. Ülkemizde demokrasiden söz etmek zorken şimdi tamamen imkânsızlaşmıştır. 6 milyon kişinin oylarının boşa çıkarılıp hiçe sayılması demektir. Halkların bu ülkede yaşam hakkı vardır. Din, dil, ırk, cins gözetmeksizin herkesin söz söyleyebileceği ortam olması gerekir. Bunun da mecliste bizler adına HDP'li vekiller temsil ediyordu" dedi.

'Halkın seçtiklerini hiçbir güç geri çekmemelidir'

İzmir Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Kızbes Aydın ise kürsü ve yasama dokunulmazlığı dışında dokunulmazlıkların kalkmasını istediğini belirterek, "Soyguncuların, haramzadelerin, hırsızların dokunulmazlığı kalkmıyor ama insanlar siyaset yaptıkları için dokunulmazlıkları kalkıyor. Bu demokrasiye aykırıdır. Kürsü ve yasama dokunulmazlığını kaldırırsan muhalif olanlar seninle ilgili eleştiride bulunamazlar. Dolayısıyla kim için yapılırsa yapılsın yanlıştır, antidemokratiktir, doğru değildir. Bir zaman dedik ki dağdan insinler ovada siyaset yapsınlar. Şimdi mecliste siyaset yapıyorlar ama meclisten atınca dağa mı gitsinler?" diye sordu. Sadece HDP'lilerin dokunulmazlığının kaldırılmasının başka türlü bir bölücülük olduğunu söyleyen Kızbes son olarak, " Türk ve Kürt halkının birlikte yaşama iradesine ters bir durumdur. İster beğenin ister beğenmeyin 6 milyon kişinin seçimidir. Düşüncesine karşı da olsan da ancak seçenler onları geri çekebilir beğenmezlerse. Halkın seçtiklerini hiçbir güç geri çekmemelidir" dedi.

'HDP kadın ve barış iradesine sahip çıktığı için saldırıya uğruyor'

Yeryüzü Kadınları üyesi Sultan Eylem Keleş ise saray yönetimin aldığı kararla HDP'yi bitirme politikası uygulandığını belirterek, " En belirleyici sebeplerden biri bizce HDP'nin kadın politikalarıdır. Meclis içinde kadın iradesini en yüksek biçimde temsil etmeye çabalayan partidir. Bu noktada CHP'ye de söz etmeden geçemiyoruz. CHP üzerine düşen tarihi sorumluluğu yerine getirip bugün HDP'ye yönelen durumun yarın kendisine yöneleceğini düşünerek 'hayır' deyip 'inadına barış' demesi gerekiyordu. Biz biliyoruz ki HDP'ye saldırılmasının sebeplerinden diğeri barış iradesini temsil ettiği içindir. Savaş koşulları en çok kadınları ve çocukları hedef almaktadır. Toplumsal muhalefet adım adım geriye giderken kadınlar her zaman inadına barış diyerek sokaklarda olacaktır" diye kaydetti.

(dk)