Öykü Dilara Keskin/ JINHA

İSTANBUL - Yüksekova'da zırhlı araçtan açılan ateşten ağır yaralanan ve ardından tutuklanarak Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi'ne gönderilen Sibel Çapraz'ın ablası Kendi Çapraz, kardeşinin sağlık durumuna ilişkin bilgi vererek, "Sibel'i orada görünce kendi insanlığımızdan utanıyoruz, başka Sibeller olmasın. Sibel, hasta bir tutsak değil, yaralı bir tutsak bu haksızlıktır" diye vurgulayarak kardeşinin serbest bırakılması gerektiğini söyledi.

Hakkari İl Belediye Meclis Üyesi Sibel Çapraz, 27 Kasım 2015 tarihinde Hakkari Yüksekova'da zırhlı araçtan açılan ateşle ağır yaralanmıştı. 15 ameliyat geçiren Sibel, tedavisi devam ederken 3 Mart'ta "örgüt üyeliği" ve "halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme" iddialarıyla tutuklandı. Yaklaşık 3 aydır Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi'nde olan Sibel'in 4 ameliyat daha olması gerekirken cezaevinde tedavi olma hakkı engelleniyor. Bağırsakları dışarıda ve tekerli sandalyeyle yaşayan Sibel'in tahliye edilmeme gerekçesi ise yurtdışına kaçma şüphesi. Konuya ilişkin konuşan ablası Kendi Çapraz, Sibel'in yaralı olduğunu ve ihtiyaçlarının cezaevinde karşılanamadığını vurgulayarak serbest bırakılması gerektiğini ifade etti.

Hastane yerine ağrı kesici!

Sibel'in son durumundan bahseden Kendi, "Tekerli sandalyeler hayatını sürdürüyor. Bugün arkadaşların desteğiyle ihtiyaçlarını karşılıyor. Geçen hafta yoğun baş ağrısı ve mide bulantısı geçirdi. Arkadaşlar da bağırsağından kaynaklı olduğunu düşünüyorlar, ambulans çağırıyorlar. Bir ağrı kesiciyle yatıştırmaya çalışıyorlar, ama ağrı kesici bulamıyorlar. Sibel 'birkaç saat ağrı kesici iğne gelene kadar o ağrıları çektim' diye anlattı" dedi.

'Sibel'i orada görünce insanlığımızdan utanıyoruz'

Sibel'in yaralandığı süreçten beri yanında olduğunu anlatan Kendi, "En son ameliyatta vücudu narkozu kabul etmedi ve uyuşturucuyla uyutulup ameliyat edildi. Onun hala vücudunda bunun etkisi var" dedi. Sibel'in yoğun ilaç aldığı için safra kesesinde de taş oluştuğunu belirten Kendi, Sibel'in 4 ameliyatının daha olduğunu ifade etti. Kendi duygularını şu sözlerle ifade etti; "Sibel'i orada görünce kendi insanlığımızdan utanıyoruz. Sibel'in bugün orada olması gerekmiyor o yaralıdır. Sibel'in kalçasında kırık var bacaklarından dokular alınmış. Kolunun yarısı yok bağırsağı dışarıda. Onun dışkısını bile arkadaşları temizliyor. O yaralı onun ciddi bir tedaviye ihtiyacı var."

Polar çorap yaralarına sarıldı…

"Derdimiz Sibel'in tutuklu olması değil yaralı olmasıdır. Annem evine gitmiyor her gün Sibel'i bekliyor, bu kadar hukuksuzluk haksızlık olamaz. Tekerlekli sandalyede bir insan cezaevinde olur mu" diye soran Kendi, "90'lı yıllar yaşatılıyor. Biz ona bir polar çorap götürmüştük sıcak tutsun diye ama onu yaralarına sarmak için arkadaşları ayaklarına sarıyorlar. Sibel'in iyi bir bakıma ihtiyacı var. Rütbeli bir yerde nasıl hayatını devam ettirebilir" diye kaydetti. "Sibel'in serbest kalması için kendimizi yakmamız mı gerekiyor" diyen Kendi, "Sibel'in Yüksekova'da sesleri duyduktan sonra çıkıp vurulduğunu hatırlatarak, " Hem vuruyorsun, hem cezaevine atıyorsun" şeklinde tepki gösterdi. Sibel'in hala enfeksiyon kapma riskinin olduğunu söyleyen Kendi, revirdeki ilaçların yetersiz kaldığını belirtti.

' Şuan hastanede olmam gerekiyordu'

Kendi, Sibel'in kendisiyle konuşmasını aktararak şunları söyledi: "Sibel benimle konuştuğunda yaralı olması durumundan kaynaklı olarak cezaevinde yapamadığını söyledi. Sibel, 'Bugün durumum böyle olmasa nerede olduğumun bir önemi olmazdı ama benim şuan hastanede olmam gerekiyor' demişti."

Kamuoyunun daha duyarlı olması gerektiğini vurgulayan Kendi, "Başka Sibeller olmasın, Sibel hasta bir tutsak değil, yaralı bir tutsak bu haksızlıktır" diyerek Sibel'in serbest bırakılması gerektiğini vurguladı.

(dk)