JINHA

AMED - Sur'da yasak kalktıktan sonra evlerine dönen yurttaşlar bu kez de "Niye geri geldin" diye soran polislerin baskıları ile karşı karşıya. Bu baskılara karşı verilen cevap ise net: "Burayı işgal edenler ümitlenmesin, biz burayı kimseye bırakmayacağız."

Yaklaşık 103 gün süren sokağa çıkma yasağının ardından Sur halkı mahallelerine geri dönüyor. Yasakların ve operasyonların ardından evlerine kavuşmak isteyen yurttaşlara ise bu kez polisler tarafından "Burayı size bırakmayız, geri gidin" şeklinde psikolojik baskı yapıyor. Girdikleri her evi kullanan ve tüm evlere büyük hasar veren polislerin tehditlerine karşı ise mahalleli kadınlar, "Burası bizim mahallemiz, asıl biz burayı bir daha kimseye bırakmayız" şeklinde cevap veriyor. Dabanoğlu'nun bazı sokaklarında kalkan yasaktan sonra evlerine giden ve hiç alışık olmadıkları bir manzarayla karşılaşan halk, 3 gündür evlerini temizlemek için çalışıyor. Evlerinde kırılmadık tek bir bardak bile kalmadığını söyleyen yurttaşlar, devlet güçlerinin eşyalara dahi ateş ettiklerini belirtiyor.

'Eve niye geldin!'

Evinin polisler tarafından mevzi haline getirildiğini söyleyen Özlem Kaya, polislerin tüm suçlarını inkâr ettiklerini söyleyerek, "Polisler evime girdi, ama sorunca 'başkaları girdi' diyorlar. Burada onların kurşunları var, onların yapmadığına inanmak için kör olmak gerekir. Üstelik bana 'niye eve geldin!' diyerek tehditler savuruyorlar. Bana 'Sur'u size bırakacağımızı mı sanıyorsunuz' dediler. Evimi yeniden inşa etmek için geldiğimi söylediğimde 'bana evin mahvolmuş' diyorlar. Evimin mahvolduğunu nereden bildiklerini sorduğumda ise cevap vermiyorlar ya da 'biz yapmadık' diyorlar. Asla onlara inanmıyorum. Evimi bu hale getiren asker ve polistir" dedi.

'Aynalara rujla ırkçı yazı yazmışlar'

Yasaktan sonra geldiğinde Gever ve Cizre'dekine benzer görüntülerle karşılaştığını belirten Özlem, "Evimde her türlü pisliği yapmışlar. Pedleri alıp yattıkları yatağın karşısına asmışlar. Aynalara rujla ırkçı yazılar yazmışlar. Sonra da benle dalga geçer gibi hala 'biz yapmadık' diyorlar. Buna kimse inanmaz" şeklinde anlattı.

'Gerekirse o pisliğin içinde yaşarım'

Kendisine "Neden buraya geliyorsun, senin evinde artık kalınmaz" diyen polislere karşı evini eski haline getireceğini ifade eden Özlem şunları belirtti: "Ben Sur'dan çıktıktan sonra evime bir şey olmayacağını sanıyordum. Dışarıdayken Sur'a tekrar dönerim, orada eşyalarım, evim var diye düşünüyordum. Ama yasak kalktıktan sonra evime geldiğimde kriz geçirdim. Tüm mobilyaları bıçaklamışlar. Ne kadar zarar verirsek o kadar kardır diye yapmadıkları şey kalmamış. Onların ayakkabı izleri var. 'Sen o evde nasıl kalacaksın o evi temizlemen 1 aydan uzun sürer' diye dalga geçiyorlar. Ben de onlara '40 yılda sürse de evimi size bırakmam' dedim. Gerekirse o pisliğin içinde yaşarım ama yine onlara evimi bırakmam. Ben ne bu evden ne de Sur'dan da vazgeçmem. Burayı işgal edenler de ümitlenmesin, biz burayı kimseye bırakmayacağız."

(mm/ck/mg)