Surlu yurttaşlar: Buradaki yıkımın tek nedeni devlettir

09:00

JINHA

AMED - Sur'da 'sokağa çıkma yasağı'nın kaldırıldığı sokaklarda yaşanan yıkıma vahşete tanık olan yurttaşlar yaşananları şöyle tanımlıyor: "Devlet Kürt halkına düşmanlığını bir kez daha kanıtladı. Burada devlet terörü vardı ve buna karşı da bir halk direnişi. Bu yıkımın tek sorumlusu devlettir."

Diyarbakır'ın Sur ilçesinde 2 Aralık 2015'te ilan edilen "sokağa çıkma yasağı" ilçenin büyük bir bölümünde hala sürüyor. Birkaç mahallede 14 sokakta yasak kaldırıldığı gün, yakılmış yıkılmış binlerce ev, katledilen çocuklar, kadınlar, gençler, harabeye çevrilen tarihi eserler, kafaları ezilen hayvanlar, kurulan polis noktaları kültürel mirasa, doğaya ve yurttaşlara yaklaşımın göstergesi oldu. Sur'da evleri yıkılmış bile olsa hasretle bekledikleri için hemen giden yurttaşların ise tek gündemi devletin kendilerini yaptıkları. İlçe sakinleri de Sur'a gelenler de yaşananları "devlet terörüne karşı halk direnişi" olarak tanımlıyor.

'Sur'u asla onlara bırakmayacağım'

Ayfer Can, evinden çıktığı için çok pişman olduğunu ama artık ne olursa olsun Sur'u bırakmayacağını söyleyerek "Biz istemiyorduk ama zorla çıkarıldık. Buradan çıkarken evimin bu hale geleceğini hiç tahmin etmiyordum. Devlet Kürt halkını zaten sevmiyor, bize düşman gibi bakıyorlar. Evlerimizi böyle yapmaları şaşırtıcı değil. Ama burayı bir kere terk ettik, bir daha asla bırakmayacağım. Sur'u asla o insanlara bırakmayacağım tekrar" diye konuştu.

'Yaşanılanları kelimelerle ifade edemiyorum'

İstanbul'dan Diyarbakır'a Sur'un yasaktan sonraki halini görmek için geldiğini söyleyen Sevda Aydın da burada olanları kelimelerle anlatamadığını söyledi. Bir haftadır Sur sokaklarında gezen Sevda burada gördüğü her şeyi İstanbul'a gidince en açık şekilde herkese anlatacağını ifade ederek "İstanbul'dayken Surdaki yıkımın bu kadar fazla olacağını tahmin etmiyordum. Hala bazı sokaklarına giremiyoruz. Anlatılacak gibi değil bu yaşanılanlar kelimelerle ifade edemiyorum. İlk kez Diyarbakır'a ve Sura geliyorum. Batıda olmakla Diyarbakır'da olup her şeyi birebir görmek daha farklı. Buraya gelip halkla doğrudan konuşmak batıdayken taşıdığınız acabalara cevap oluyor. Gerçeklerin ne olduğunu birebir görüp başkalarına anlatabiliyoruz" dedi.

'Sur bir halk savaşıydı'

Sevda yerel halkla aynı fikirde olduğunu söyleyerek "Surdaki bu talanın sorumlusu tamamen devlettir. Polisi teşvik eden ve vur emrini veren devletin kendisidir. Sur bir halk savaşıydı ve ben buna yürekten inanıyorum. Batı halkı gelip Sur'da yaşatılanları gelip görmeliler. Tereddüdü ve 'ama'sı olan insanlar var onların buraya gelmesi gerekiyor" ifadelerini kullandı.

'Devlet düşmanlığını bir kez daha kanıtladı'

Dabanoğlu Mahallesi'nde Sur halkını gittiği Lal-ı Zaman isimli kafe de yerle bir edilmiş durumda. Girip kafesinin ne hale geldiğini gören Mervan Çiçek, tüm yıkımın sebebinin devlet olduğunu belirterek, "Devlet bunu yaparak Kürtlere düşman olduğunu bir kez daha kanıtladı. Orada 6 ay önce birkaç hendekten rahatsız olan insanlar şimdi evinden arta kalanın sadece duvar olmasından memnunlar mı? İnsanların çıkışına sebep tamamen devletti. Devlet Sur'a huzur ve barış getirdik diyor, getirdikleri tek şey yıkım ve ölüm oldu. Yasak boyunca en başta bile mahallelere sivil var yok demeden bombalama yapılıyordu. Burada çocuk gibi oyun oynayıp gitmişler. Bu savaşta yer alan tüm asker polis kesim Kürt halkına düşman kesimdir. Yoksa hiçbir savaşta sivil insanların evlerine bu kadar zarar verilmez. Burada ki savaş halkın savaşıydı. Kimse 'terörist'ten falan bahsetmesin" dedi.

(mm-dek/gc)