Deniz Yeşilyurt/JINHA

KOBANÊ - DAİŞ çetelerine karşı "Minbic'i Özgürleştirme" hamlesi başlatan Minbic Askeri Meclisi'nin ilerleyişi tüm hızıyla devam ediyor. Çatışmaların devam ettiği bölgelerden savaşçıların olduğu alanlara sığınan köylülere mikrofonlarımızı uzattığımızda ise özellikle kadınlar, DAİŞ'in giyimden tutalım yaşamın her alanına kadar kendileri için yaşamı işkence haline getirildiğini belirtti.

Mınbic Askeri Meclisi, 1 Haziran'da Demokratik Suriye Gücü (QSD)'nün desteği ile "Minbic'i Özgürleştirme" hamlesi başlattı. Mınbic'e ilerleyişte çetelerin elinde olan köyleri özgürleştirerek ilerleyen meclis güçleri, kurtardığı yerlerde halkın yoğun ilgisiyle karşılaşıyor. Meclis tarafından yapılan açıklamada hamlenin Karakozaq ve Tişrîn olmak üzere iki cepheden başladığı duyurulmuştu. Bizde JINHA olarak haber takibi yaptığımız cephede bir gün ve bir gece boyunca 3 köyün özgürleşmesine, halkın savaşçıları karşılamalarına özellikle kadınların gözündeki mutluluğa ve çatışmalara şahit olduk.

'Halkın ilgisi vardı ama kadınların sevinci daha fazlaydı'

Karakozaq cephesinde operasyonun başladığı günden bu güne kadar Mınbic'e doğru yürüyüşte şimdiye kadar Xude Tepesi'de olmak üzere birçok tepe çetelerden alınırken, Cose, Xeribo, Devşan, Um adam ve Safi köyleri özgürleştirildi. Bu dört günü mikrofonlarımıza özetleyen meclis savaşçısı Serbest Kobanê, 4 günde DAİŞ çetelerinin kısa bir direniş ardından kaçtıklarını, özgürleştirdikleri köylerde halkın yoğun ilgisiyle karşılaştıklarını burada da en çokta kadınların sevincinin ön plana çıktığını belirti. "Mınbice yürüyüşümüz devam ediyor" diyen Serbest, morallerinin de yüksek olduğunu kaydetti.

'Halkımız merak etmesin Minbic'i de özgürleştireceğiz'

Haber takibi yaptığımız esnada özgürleşen Devşan köyünde ise halkın savaşçılara yoğun ilgisi ve yaşanan bayram havasına şahitlik yaptık. Burada mikrofonlarımıza konuşan halk, DAİŞ'in yaşattığı zulmü anlatırken mutlulukları gözlerinden okunuyordu. Kadınların yaşadığı esaretin erkeklerden kat be kat fazla olduğunu belirten Devşan köyünden kadınlar, artık bu eziyetin katlanılamaz aşamaya vardığı esnada Mınbiç Askeri Meclis güçlerinin geldiğini ifade etti. Bu sevgi seli ve dualarla hep karşılaştıklarını belirten savaşçı Botan, Mınbic halkına da seslenerek "Kısa bir süre sonra Mınbic'i de özgürleştireceğiz, halkımız merak etmesin" diye konuştu.

'Durmayacağız Minbic'e ilerleyeceğiz'

Yine özgürleşmesine şahit olduğumuz Um Adam köyünde mikrofonlarımıza konuşan Cephe komutanlarından Egit Derik ise, "Olumsuz bir durum olmadığını, durumların istedikleri gibi gittiğini belirterek, "Şuan güçlerimiz Safi köyünün yarısını özgürleştirdi. Ve kalan yarısını da çetelerden temizlemek için ilerliyor. Çetelerin kaçışı ise devam ediyor. Şuana kadar hiçbir kaybımız yok" diyerek operasyonun durumunu özetledi. Egit, durmayacaklarını bu hızla Mınbic'e doğru ilerlediklerini sözlerine ekledi.

'Yaşamımız işkence haline gelmişti'

Çatışmaların devam ettiği bölgelerden savaşçıların olduğu alanlara sığınan köylülere mikrofonlarımızı uzattığımızda ise özellikle kadınlar, DAİŞ'in giyimden tutalım yaşamın her alanına kadar kendileri için yaşamı işkence haline getirildiğini belirtti. Köylü sakinleri ilaçtan gıdaya kadar bu süreçte tüm yaşamsal ihtiyaçlarının meclis savaşçılar tarafından karşılandığını kaydetti. Halk arasında dolaşırken çatışmalar esnasında savaşçıların bulunduğu bölgeye geçmek isterken DAİŞ'liler tarafından vurulan kızının durumunu gözyaşları içinde soran bir kadının köy kurtarıldıktan sonra kızının savaşçılar tarafından hastaneye kaldırıldığını duyunca gözlerindeki sevince şahit olduk.

DAİŞ'linin üzerinden AKP Eyüp Teşkilatı'na ait kalem çıktı!

Bu geçiş sürecinde belki bazı zorluklarla karşılaşıp güvenlik sağlanıncaya kadar köylerinden çıkmak zorunda kalsalar da bunun özgürlüğe bedel olduğunu dualar eşliğinde söylendiğini işittik. Karakozaq cephesinden ayrıldığımızda da yarısı alınmış olan Safi köyünün de özgürleştiğini cihazlardan sloganlar eşliğinde geçen bilgilerden öğrendik. Bu esnada karşılaştığımız bir durum ise aklımızda kalan önemli gelişmelerden biri oldu. AKP'nin DAİŞ'le olan bağı malum fakat karşılaştığımız durum bunu kanıtlar nitelikte. Birçok DAİŞ çetesinin Rojava'ya geçerken İstanbul ve özellikle Eyüp üzerinden geçtiği bilinen bir durum. Öldürülen bir DAİŞ'linin üzerinden çıkan AKP Eyüp Teşkilatına ait çıkan kalem de bu durumu kanıtlar nitelikte.

(mg)