JINHA

ADANA - İHD Adana Kadın Komisyonu Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın kadınlar üzerine saçma söylemlerine tepki göstererek, "Ne külkedisiyiz, ne de eksiğiz, kadınız, varız" dedi.

İnsan Hakları Derneği (İHD) Adana Şubesi, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın kadınlar üzerine bitmek bilmeyen söylemlerine ilişkin, "Ne külkedisiyiz, nede eksiğiz, kadınız, varız" diyerek basın açıklaması gerçekleştirdi. İHD Adana Şubesi'nde gerçekleşen basın açıklamasını Kadın Komisyon üyesi Deniz Uslu okudu. Deniz, Türkiye'de kadına yönelik taciz, tecavüz, şiddet vakalarının artarak devam ettiğine dikkat çekerek, "Bununla birlikte her güne yeni bir kadın cinayeti haberiyle uyanıyoruz. 2016 yılının yalnızca ilk üç ayında en az 94 kadın öldürüldü. Yüzlerce kadın erkek-devlet şiddetine maruz kaldı" dedi.

'Her yerde erkek egemen mekanizma'

Erkek egemen, ataerkil toplum yapısının içerisinde kadının ikinci cins olarak görüldüğünü ve aşağılandığını belirten Deniz, "Ülkenin batısından doğusuna, kuzeyinden güneyine kadın aşağı, alt sınıf, öteki olarak görülüyor. Ataerki yalnızca kadınınız tecavüze uğradığı dolmuşta, öldürüldüğü sokakta değil toplumun bütün hücresine sinmiş vaziyette. Maruz kaldığımız cinsiyetçi eğitim sisteminden kadın olarak susturulduğumuz meclise kadar, tecavüze uğradığımızı ne düğü belli olmayan "dini eğitim kurumlarından" "kirli" olarak tanımlandığımız TDK'ye kadar erkek egemenliğinin türlü mekanizmalarıyla karşılaşıyoruz" şeklinde konuştu.

'Kadınların yaşama hakkının güvence altına alınması gerek'

Deniz şöyle devam etti: "Bu ülkede 6 yaşındaki çocukla evlenilebilir diyen Nurettin 'hoca'lar kadınlar iş aradığı için işsizlik yüksek diyen devlet erkanları, kirli kelimesini adet gören kadın olarak tanımlayan Türkçe Dil Kurumu ve niceleri mevcut. Kadına, etek giydiği için tecavüzü hak gören hakimler mevcut. Kadınlar için söylenen bu ayrımcı, nefret dolu söylemler kadına yönelik taciz, şiddet vs vakalarının failidir. Böylesi bir ortamda kadınlardın yaşama hakkını güvence altın alması gerek tecavüz şiddet olaylarına bir son bulması gereken iktidar yetkilileri tam tersini yapmaktadır. Bu cümlelerin yankısı henüz kesilmemişken iki gün önce de eril iktidar yanlısı Kadın ve Demokrasi Derneği'nin açılış töreninde konuşan Erdoğan: Anneliği reddeden, evini çekip çevirmekten vazgeçen bir kadın, iş dünyasında istediği kadar başarılı olsun eksiktir, yarımdır dedi. Bu ifadeleriyle eril toplumla birlikte kendisi de kadını eve hapsetmeye, bebek bakımına ve işine mahkum etmeye çalışmaktadır. Zihniyetini iyi biliyoruz! Kadını yalnızca ve zorunlu bir şekilde anne olarak gören, yaptıkları teşviklerle kadını kamusal alandan çekip daha fazla eve sıkıştırmaya çalışan zihniyete karşıyız. Kadın kendi özgür iradesiyle bulunmak istediği alanlarda olmalıdır."

'Ne bu olaylara ne de bu söylemlere sessiz kalamayız'

İktidarın bu lafazanlıklarının elbette ki özgürlük mücadelesi veren kadınlara etki etmeyeceğinin altını çizen Deniz son olarak şunları kaydetti: "Bizler kahkahamıza da bedenimize de sahip çıkan, ezen, sömüren, öldüren erkek egemen sisteme karşı mücadele eden kadınlarız. Fakat onları da bu toplumu da iyi tanıyoruz. Her gün bir kadının cinayete kurban gittiği bir ülkede iktidar sahiplerinin bu ayrımcı söylemleri kadına yönelik ikincil bakışı, eril vakaları ve bunların faillerinin davranışlarını pekiştirmektedir. Dolayısıyla ne bu olaylara ne de bu söylemlere sessiz kalamayız. İHD kadın komisyonu olarak bu ve benzeri durumlarda söz söylemeyi, duyarlılık oluşturmayı, sessiz kalmamayı önemsiyoruz."

(fz/dk)