Sur'da yurttaşlara 'Devlet burayı satın aldı, terk edin' tehdidi
09:05
JINHA
AMED - Sur'da 6 ay sonra yasaklı mahallesine girerek evine ulaşan Surlu kadın, evlerinin yerinde moloz yığınlarıyla ve talanla karşılaştıklarını belirtirken, polisin kendilerini "'Devlet burayı satın aldı. Bu evler devletin, artık sizin değil. Buraya geri gelmeyin" diye tehdit ettiğini aktardı. Sokaklardan kokular yayıldığını belirten kadın, içeride hala cesetlerin olduğunu söyledi.
Diyarbakır'ın Sur ilçesinde abluka ve yasak hala sürüyor. 6 ay boyunca tank ve topların hedefi olan mahallelerine ulaşan yurttaşlar evlerinin sağlam olmadığını, mahallelerini ve sokaklarını ise tanıyamadıklarını söylüyor. Polisten izin alarak 2 Haziran günü Sur'da Dabanoğlu Mahallesinde bulunan evlerine gittiklerini söyleyen, ancak evlerinin yerinde moloz yığınlarıyla karşılaştıklarını belirten bir kadın, polisin kendilerini tehdit ettiğini de söyledi.
İsmini vermek istemeyen kadın polislerin kendilerini, "Bu evler devletin, artık sizin değil. Buraya geri gelmeyin" diye tehdit ettiğini aktardı. Yasak zamanı boyunca kulaklarına gelen tank ve top seslerinin evlerini bu hale getireceğini tahmin etmediklerini söyleyen kadın, "Evlerde yakılmadık eşya yok. Eşyalarımızın içine pisliklerini koymuşlar. Çoğu evi de karargâh gibi kullanmışlar" dedi.
'Evlerin hepsini istisnasız yakmışlar'
İçeri girdiği zamanı adım adım anlatan kadın, içeride 3 saat kalışını şöyle anlatıyor: "Annem eşyalar için arada Sur'a gidip geliyor. 7 kişiyle birlikte Sur'daki eve ziyarete gittik. İlk yasağın olduğu yere gittiğimizde evimizin olduğu sokağı tanıyamamıştık. Evlerin hepsini istisnasız yakmışlar. Tüm battaniyeleri kendilerine toplayıp kullanmışlar. Yemek kaplarımızın içine pisliklerini yapmışlar. O kadar kötü kokuyordu ki eve bile giremiyorduk. Giren kardeşim ise kusa kusa çıktı dışarı."
'Yapılan tek şey talan'
Devletin 6 ay boyunca Sur üzerinde yarattığı savaş konseptinde eşyalara bile ateş açtıklarını söyleyen kadın, Sur'da herkesin merak ettiği soruya da şöyle devam etti:
"En ufak bir eşyayı bile terörist gibi görmüşler sanki. 6 ay boyunca herkes orada ne olduğunu merak ediyordu. İçeri girdiğimde bunu hemen anladım. 6 ay içeride ne oldu sorusuna size bir tek 'talan'la cevap verebilirim. Çünkü direnişten iz bırakmamışlar, oraya girdiğinizde gördüğünüz tek şey talan ve yağma" diye konuştu.
'İçeride hala cesetler var'
Çatışmaların bitmesine rağmen içeride hala cesetlerin olduğunu söyleyen Surlu kadın, tanıklık ettiklerini şöyle devam etti: "İçeride o kadar zaman geçmesine rağmen hala cesetler var. Bunu kendi gözlerimle gördüm. Bizim ev Çardaklı Hamamı'na yakın, oradan öyle kokular geliyordu ki yanına yaklaşamıyordun. Polisler izin vermiyordu zaten. Ama oraya yaklaşıp içeriyi biraz da olsa gördüm. İçeride kanlı battaniyeler vardı, onların altında da ceset. Tam battaniyelerin altına bakacaktım ki polis gelip beni oradan uzaklaştırdı. Ama hala içeride ceset olduğuna eminim. Sur'a daha önce girmeyen aileler girdiklerinde ne göreceklerine karşı hazırlıklı olsunlar; çünkü içeride onları eski evleri ve sokakları bekliyor olmayacak."
'Sur'dan çıkacak tek şey cesedim olur'
İçerideki polisler tarafından da tehdit edildiklerini söyleyen Surlu kadın, "İçeriye ilk girdiğimizde neye uğradığımızı şaşırmıştık. Daha sonra yanlarından geçtiğimiz polisler bize 'Devlet burayı satın aldı. Artık buraya gelmeyin burası sizin eviniz değil' şeklinde konuştu ve tehdit etti" dedi.
JINHA'ya konuşan kadın, talan ve yıkıma karşı yasak kalktığı anda evine gideceğini ifade etti. Bir daha Sur'u bırakmayacağını söyleyen Surlu kadın, "İkinci seferde çıkacak olan tek şey cesedim olur" dedi.
(mm/sy)