ANKARA - Diyarbakır'dan Ankara'ya geldiği 24 Ekim tarihinde, Bakıkent'te gözaltına alındığı söylenen Müjgan Ekin'den 35 gündür haber alınamadığı öğrenildi. Müjgan’ın ailesi ve avukatı, Müjgan Ekin'in Pera Sitesi önünde "canlı bomba" iddiasıyla gözaltına alındığını ifade etti.

Ankara'nın Batıkent semtinde 24 Ekim 2016 tarihinde gözaltına alınan Müjgan Ekin adlı yurttaştan 35 gündür haber alınamadığı öğrenildi. Müjgan’ın babası Esat Ekin, avukatı Mesut Özer ve İHD Eş Genel Başkan Yardımcısı Selahattin Esmer, haber alınamayan Müjgan’a dair İHD Genel Merkezi'nde basın toplantısı düzenledi.

Baba Esat Ekin, 35 gündür kendi çabalarıyla Müjgan’ı aradığı ve tüm resmi makamlara başvuru yaptığını söyledi.

Esat Ekin ve avukat Mesut Özer'in araştırmalarına göre, Akdeniz Üniversitesi İşletme Bölümü mezunu 29 yaşındaki Müjgan Ekin, 23 Ekim günü saat 18.30’da arkadaşı Zerrin ile Diyarbakır'dan bindiği otobüsle Ankara'ya hareket etti. 24 Ekim saat 08.00 civarında Ankara'ya ulaştı ve arkadaşı Zerrin’in Batıkent'teki evine gitti. Müjgan, saat 10.00 civarında Kızılay'a gitti ve saat 14.00 sıralarında da tekrar Batıkent'te metro yoluyla saat 15.00'te geldi.

En son taksiye bindi, taksici doğruladı

Avukat Mesut Özer, daha sonra yaşanan süreci şöyle anlattı: "Müjgan daha sonra Zerrin'i aramış ve eve nasıl geleceğini sormuş, o da '299 Nolu otobüse bin, Pera Sitesi önünde in, ben seni alırım' diyerek telefonu kapatmış. Ancak o onda metro çıkışında bulunan Batıkent Metro Taksi durağındaki taksilerden birine binerek Pera sitesinde inmek istediğini söylemiştir, Müjgan."

Müjgan Ekin'in bindiği taksinin, Batıkent Metro Taki durağında çalışan Sedat Çitfçi olduğu bilgisine baba Esat Ekin'in ulaştığını söyleyen avukat Mesut, "16 Kasım 2016 günü tespit edildi. Bu konuda ifadesine başvurulmuş, o da bunu doğrulamıştır" dedi.

'18 gün sonra 'kayıp şahıs' kaydı yapıldı'

Müjgan Ekin'e ulaşamamaları sonucu baba Esat Ekin'in aynı gün akşamında Ankara'ya geldiğini aktaran Mesut, şöyle devam etti: "3 gün boyunca tüm aramalarına rağmen kızını bulamayan müvekkil Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurarak kayıp şahıs ihbarında bulunmuştur. Soruşturma dosyası açılmıştır. Her gün savcılığa giden müvekkil 14 Kasım'a kadar bir gelişmeme olmaması üzerine bana başvuru yaptı. Batıkent Polis Merkezi'ne Müjgan Ekin'in 'kayıp şahıs' olarak arama kayıtlarına girilmesi ve en kısa sürede olayla ilgili araştırma yapılarak sonucun acilen bildirilmesi ve etraftaki kamera kayıtlarının tespiti, 299 Nolu otobüsün kamera görüntülerinin tespiti için müzekkere yazılmıştır. 18 gün sonra kayıp şahıs olarak ancak kaydı yapılmıştır."

Taksici gözaltına alındığını söyledi

Mesut, baba Esat’ın Batıkent Metro Durağı'nda çalışan Ercan adlı bir taksicinin arabasına bindiği ve taksicinin Müjgan Ekin'in eşgaline uyan bir kadın hakkında ayrıntılı bilgiler verdiğini söyleyerek, şöyle devam etti:

"Esat Ekin, taksiciye, 'Arkadaşım benim kızım 24 Ekim'den beri kayıp, akıbetini bilemiyorum. Siz taksiciler kulağı delik olur, bununla ilgili bir şey duydunuz mu' diye sorması üzerine, taksici Ercan, 'Evet, Ekim ayının 24'ünde öğleden sonra bizim bir taksici arkadaşımız genç bir bayanı metro durağından Pera Sitesi'ne götürürken yolda kendilerini 'Ford Focus' bir aracın takip ettiğini söylemiş. Sitenin önüne geldiğinde aracı durdurduğunu ve önlerini 'Doblo' marka bir aracın da keserek araçtan inen bayını 'canlı bomba' diye gözaltına aldıklarını söylemiş."

‘35 gündür haber yok’

Müjgan Ekin'in kaybolduğu güne dair elde edilen bilgiler sonucu Esat Ekin ile birlikte Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na dilekçe ile başvuru yaptıklarını söyleyen Mesut, "17 Kasım günü Sedat Çiftçi'nin ifadesine başvurulmuştur. Bu bilgi üzerine dosya Ankara Emniyet Müdürlüğü Kayıp Şahıslar Büro Amirliği'nden Terörle Mücadele Müdürlüğü'ne devredilmiş ancak aradan 35 gün geçmiş olmasına rağmen henüz kızla ilgili bir bilgiye ulaşılamamıştır" dedi.

Uluslararası kurumlara çağrı

Toplantıda konuşan İHD Eş Genel Başkanı Selahattin Esmer ise, Müjgan’ın akıbeti hakkında etkin bir soruşturma yapılması gerektiğini belirtti. Selahattin, konuyu hem ulusal hem de uluslararası kamuoyuna taşıyacaklarını ve kayıp vakalarıyla ilgili olan tüm kurumları hareket geçireceklerini ifade etti:

Esat Ekin: Kızım devletin elinde

"Kızım devletin elinde" diyen baba Esat Ekin ise, kızının yaşamından kaygı duyduğunu vurgulayarak, bir an önce yetkililerin gerekli açıklamayı yapmasını istedi. Esat, "Kızım devletin elinde değilse neden bize yerine söylemiyorlar, neden bulamıyorlar. Saat 3'te bir insan kayboluyorsa bunu bir devlet nasıl bulamaz. Benim kızımı polis aldı, ben kızımı devletten istiyorum" diye isyan etti.